Sonsuz Aşk…

Sevgililer Günü Yarışmamıza katılan bir “orjinal teklif” yazısı.. Yarışmayla ilgili bilgi Tıklayınız için


 


Erkek arkadaşım  haftasonu için bir dağ yürüyüşü yapılacağını söyler ve beni davet eder. Bu arada yakın birkaç arkadaşla günler öncesinden anlaşıp plan yaparlar.


 


Geziden bir gün önce, kız arkadaşım iyi bir falcı duyduğunu ve ısrarla beraber gitmek istediğini söyler. Elbette, falcı dedikleri de anlaştıkları ve benim hiç tanımadığım bir  arkadaşlarıdır. Falcıya gittiğimizde, kız arkadaşımla ilgili bir sürü şeyi  bildiğini görünce, ben de fal baktırmak istediğimi söylerim.


 


Falcı anlaşıldığı üzere, benimle ilgili de doğru şeyler söyler.. Haftasonu katılacağım geziyi bile bilir, ama o geziye katılmamam gerektiğini, kötü şeyler hissettiğini söyler. Tam ayrılacağımız esnada sonsuz aşka kavuşacaksın, az kaldı der..


 


Bu imkansız diye düşünürüm,çünkü ben hep sevgilerin ölünceye kadar değil, sonsuza dek olduğunu savunan biriyimdir. Falcının bana bunu söylemesine inanamam.


 


Geziye katılmak isterim, ama bir yandan da içime bir kurt düşmüştür. Bu arada, akşam bir başka arkadaşım beni arar, tabi o da ekiptendir. Beni rüyasında bir dağda gördüğünü ve çok korktuğunu anlatır. Bu rüyayı da dinleyince, tüm bunların bir işaret olduğunu ve geziye gitmemin iyi olmayacağını anlarım ve bunu erkek arkadaşıma söylerim. Onun da gitmesini istemediğimi belirtirim.


 


Tabi o mutlaka katılması gerektiğini,arkadaşlara söz verdiğini söyler. Bu arada geziye gitmediğim için, haftasonunda  kız arkadaşımla, sinemaya gitmek üzere anlaşırız.


 


Gezinin yapılacağı sabah, erkek arkadaşımla telefonda vedalaşırız ve beni çok sevdiğini, kendisine bir şey olursa üzülmememi, sonsuzlukta da beraber olacağımızı söyler.. Bu durum benim sinirlerimi iyice bozmuştur.


 


Maillerimi kontrol ettiğimde, yine ekipten bir arkadaş, burçlarla ilgili bir mail yollamıştır. Benim burcumun olduğu bölümde, bugün hayatınızdaki en kötü günlerden birini yaşayabilirsiniz, bir yakınınızı kaybedebilirsiniz yazmaktadır.


 


Artık ipler kopmuştur. Ağlayarak, erkek arkadaşımı ararım. Telefonu kapalıdır.. Bu arada kız arkadaşım gelir ve sinemaya gitmek üzere, dışarı çıktığımızda, evin karşısındaki bilboardlarda “sonsuz aşk” yazmaktadır.


 


Bunun benle bir alakası olduğu aklımın ucundan dahi geçmez; ama erkek arkadaşımı kaybedeceğim gibi bir his gelir kalbime. Bu kadar olay tesadüf olamaz diye de düşünürüm. Karmaşık duygular içindeyimdir. Israrla erkek arkadaşımın telefonuna ulaşmaya çalışırım, ama nafile kapalıdır. Dokunsalar ağlayacak hale gelmişimdir.


 


Sinemaya gittiğimizde film başlar. Benim ve erkek arkadaşımın fotoğraf ve video görüntülerinden hazırlanmış kısa bir filmdir bu. Tüm bu yaşadıklarımın bir oyun olduğunu o zaman anlarım. Bu sırada salonun ışıkları yanar. Erkek arkadaşım sahneden: seni seviyorum ve sonsuza dek benimle olmanı istiyorum diye seslenir…


 


Yazdıklarım benim hayal gücümün bir ürünüdür.


Rümuz : “sonsuz aşk” – Tokat