Nafaka Hakkı Kadın Platformu, Nafaka Hakkının Sınırlandırılması ve Çocuk İstismarcılarına Af Getirilmesi Konularında Basına Yansıyan Haberlerle ilgili Meclis’te görüşmeler gerçekleştirdi. Platform tarafından basına ulaştırılan bültende şu ifadelere yer verildi:
Platform, 5-6 Kasım tarihlerinde TBMM’ye giderek milletvekilleri ile görüşmelerine devam etti. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, HDP Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, Adalet Komisyonu üyesi CHP milletvekilleri Süleyman Bülbül, Tufan Köse, Turan Aydoğan, Zeynel Emre, Adalet Komisyonu üyesi MHP Milletvekili Halil Öztürk, KEFEK üyesi AKP Milletvekili İmran Kılıç, KEFEK üyesi CHP milletvekilleri Sera Kadıgil, Jale Nur Süllü, AKP Milletvekili Sare Aydın, MHP milletvekilleri Hasan Kalyoncu, Lütfi Kaşıkçı, Mehmet Taytak ve İyi Parti Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu ile görüşüldü.
Nafaka Hakkı Kadın Platformu temsilcileri, 5-6 Kasım 2019 tarihlerinde TBMM’de grubu bulunan siyasi parti temsilcileriyle 2. Yargı Paketi’nde yer alacağı söylenen nafaka hakkının sınırlandırılması ve cinsel istismarcılara af çıkarılmasına yönelik girişimlerin engellenmesi ile İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması kapsamında görüşmeler yaptı.
Görüşmeler sırasında genel olarak tüm milletvekilleri kadınları mağdur edecek uygulamalara karşı olduklarını belirtti. Cumhuriyet Halk Partisi ve Halkların Demokratik Partisi temsilcileri, parti olarak nafaka hakkının sınırlandırılması ve cinsel istismarcılara af getirilmesinin karşısında duracaklarını belirttiler.
Nafaka Hakkı Kadın Platformu’nun görüşmeleri sonuç veriyor.
Nafaka Hakkı Kadın Platformu temsilcilerinin 11 Eylül 2019 tarihinde ziyaret ederek bir bilgi dosyası sunduğu İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 12 Kasım 2019 tarihli grup toplantısında nafaka ve kadın hakları konusuna değindi. Akşener, nafaka konusunda kadınların mağdur edilmesine izin vermeyeceğini belirterek bu konuda kadınlara söz verdi. Akşener şöyle konuştu:
“Biz kadınlarımız için olumlu adımlar beklerken iktidar partisi onların hayatını daha da zorlaştıracak adımlara hazırlanıyor. Nafakayla ilgili düzenleme de bunlardan biri. Türkiye’de boşanmanın asıl mağduru kadınlardır. Ekonomik kriz ortamında milletimizin en zorda kalan kesimlerinden biridir boşanmış kadınlar. Hem ekmeğinin peşinde koşmak, buna mecbur olmak hem de çocuklarına iyi bir gelecek kurmak için didinen kadınlardır onlar. Elbette bazı istisnalar vardır. Bazı istisnalar haricinde boşanmaların yükü ağırlıklı olarak kadınların omuzundadır. O yüzden 2. Yargı Paketi hazırlığındaki iktidarı şimdiden uyarıyorum; boşanmaların özellikle de ekonomik mağduru olan kadınların hak ve hukukuna dikkat edin. Onları daha da ağır hayat şartlarına mahkum etmeyin. Kadınlarımızın gönlü rahat olsun. Bu gidişe dur diyeceğiz. Onlara sözümdür.”
Aynı gün, HDP Milletvekili Oya Ersoy ise TBMM Genel Kurulu’nda söz alarak şunları söyledi:
“Bugün halk ekonomik krizle, işsizlikle, yoksullukla boğuşurken, kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı her gün katbekat artarken iktidar kadınların nafaka hakkına göz dikti. İktidarın bu konuda bir yasa teklifi hazırladığını maalesef milletvekilleri olarak yandaş medyada yer alan manşetlerden öğrenmek zorunda kalıyoruz. Peki bu göz dikilen ne biliyor musunuz? Ayda sadece 262 TL. Yani eşinden sistematik olarak şiddet gören, şiddet görmesine rağmen aile ve toplumun baskısı nedeniyle evliliğini sürdürmek zorunda kalan ve bu cendereye son vererek boşanmaya karar veren kadınlara %80’i erkeklerden oluşan bu meclis halkın yarısı olan kadınların nafaka hakkını kaldıracak öyle mi? Nafaka hakkını gasp etmek demek kadına yönelik, devlet eliyle ekonomik şiddet uygulamak demektir. Kadınların haklarından ellerinizi çekin. Kadın cinayetlerinin ve kadına karşı şiddetin önlenmesi için İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284 sayılı Yasa’yı uygulayın.”
HDP Milletvekili Filiz Kerestecioğlu da, 6 Kasım tarihinde “Kadın yoksulluğu ve cinsiyetler arası eşitsizlik bu kadar büyükken nafaka hakkına dokunmak, kadınları daha yoksul ve şiddete açık hale getirmektir!” diyerek nafakaya ilişkin verilerin ortaya çıkarılması ve gerçek sorunların tespit edilmesi amacıyla meclise önerge sunmuştu.
Kadın Dayanışma Vakfı’nın nafaka hakkı üzerine hazırladığı araştırma raporu büyük yankı uyandırdı.
Kadın Dayanışma Vakfı, nafaka hakkı ile ilgili hazırladığı “Yoksulluk Nafakası Araştırması”nın bulgularını ekim ayı sonunda Ankara’da açıkladı. Araştırma sonucunda öne çıkan bulguların bazıları şöyle:
Boşanma ve nafaka davaları ile ilgili olarak incelenen dosyaların yüzde 82,9 gibi büyük bir oranında kadına yönelik şiddet iddiası mevcut.
Mahkemeler tarafından en yüksek oranda kabul edilen nafaka türü yüzde 69,73 ile müşterek çocuklara bağlanan iştirak nafakasıdır. Genellikle kadınların talep ettiği yoksulluk nafakasının kabul oranı ise ikinci sırada olup yüzde 48,83 tür.
Hükmedilen nafakanın yüzde 66,4’ü 0-500 TL arasında olup ortalaması 262 TL’dir. Tüm aralıklar için Mahkemelerce verilen nafaka miktarlarının ortalaması ise sadece 370 TL’dir.
Mahkemeler tarafından hükmedilen nafakaların sadece yüzde 20,7’si ödenirken; bunların yüzde 0,7’si kısmen ödenmiş; yüzde 50,7’si ödenmemiştir. Nafakaların ödenmeme gerekçesi olarak yüzde 40 oranında nafaka yükümlülerinin nafaka ödemek istememeleri olduğu belirtilmiştir.
Platform temsilcileri siyasi partilerin yanı sıra Adalet Bakanlığı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan da randevu talep etmiş bulunuyor. Bu taleplerine henüz olumlu bir yanıt alamamış olan platform, bir an evvel randevu taleplerinin kabul edilmesini ve görüşmelerin gerçekleşmesini istediklerini belirtiyor.