ılkleri başarmış,
hem kendine hem de yaşadığı topluma değer katmış bir isim…44 yıl üniversitede
ders vermiş kıymetli bir eğitimci… Pek çok önemli derneğin kuruculuğunu ve
yöneticiliğini yapmış,aydın bir toplum için mücadele etmekten asla kaçınmamış
cesur bir kadın… Prof Dr.Aysel Çelikel.
Kadın-erkek
eşitliğine ve kız çocuklarının okumasına büyük önem veren Çelikel, Çağdaş Yaşamı
Destekleme Derneği’nin de kurucularından biri. Türkan Saylan’ın vefatının
ardından ÇYDD’de Genel Başkanlık görevini üstlenen Çelikel’e kendi kişisel
serüvenini, dernek projelerini ve çağdaş bir toplum için nelerin yapılması
gerektiğini sorduk…
Kadınvizyon: Merhaba
Aysel Hanım. ıstanbul Hukuk Fakültesi’ni bitirdiniz. Sanıyorum o yıllar kızların
kürsüde pek de hoş karşılanmadığı dönemlerdi ama siz asistanlık yaptınız.
Sonrasında da profesörlüğe uzanan çok ciddi bir öğrenim hayatınız var. ıstanbul
Hukuk Fakültesi’nin ilk kadın dekanı olma başarısını gösterdiniz. Türkiye’nin
ilk ve tek kadın adalet bakanısınız. Öncelikle şunu sormak istiyorum, bu
serüvende kadın olmanın zorluğunu çektiniz mi hiç?
Fakültesi’nin ilk kadın dekanıyım. Bu önemli bir şey çünkü ıstanbul Hukuk
Fakültesi ülkemizin ilk hukuk fakültesidir ve yaklaşık 130 yıl kadar da bir
geçmişi vardır. Bütün dekanların dekanlık odasında resimleri vardır, tek kadın
resmi benim resmim. Bundan sonra da başka bir kadın hiç getirilmedi veya gelmek
isteyen kadın olmadı belki, bilemiyorum.
Bir zorluk
çektiğimi söyleyemem. Benim akademik çalışmalarım evet kadınların bilim
yapmalarının çok alışık, daha doğrusu olağan olduğu bir dönem değildi. Dekan
olmam da olağan bir olay değildi, çünkü ilkti! Ama herhangi bir güçlük çektiğimi
söyleyemem. Zaten cumhuriyetin yetiştirdiği kuşaklar her ne kadar geleneklere
bağlı da olsalar, cumhuriyetin ilkelerini özümsemiş oldukları için, bu tür kadın
hakları açısından her zaman açık olmuşlardır, eşitlikçi olmuşlardır.
Herhangi bir zorluk
çekmedim. Dekan seçiminde ben üç erkek profesör arkadaşımla yarıştım ve fakülte
bana oy verdi. Hani hukukçulara “tutucu” derler; fakültelerin tutucu, şekilci
olduğunu söylerler. Demek ki öyle değillermiş. Bir kadını getirdiler ve ben
başarıyla beş yıl görev yaptım.
Kadınvizyon:
Aynı zamanda Türkiye’nin ilk ve tek kadın adalet bakanısınız. Bu bize
“kadınların haklarını yeterince kullanmadığını” mı gösteriyor? Neden
teksiniz?
Prof. Dr.
Aysel Çelikel: Kadınların
haklarının tanınması başka, kadınların kullanabilmesi başka.
Haklar
yasalarla tanınmış olsa bile, kadınların önünde bir takım engeller var ve o
engellerin kaldırılması gerekiyor. “Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın
kaldırılması sözleşmesi”; kadınların eşitlikten yararlanması ve her türlü
ayrımcılığın engellenmesi için bütün olanakların kullanılması gerektiğini
söylüyor.
O bakımdan bu
kadınların bir kusuru veya eksikliği değil. Buraya tayin edenlerin veya üst
düzeydeki yetkililerin bir eksikliği diye açıklamam
gerekiyor.
Kadınvizyon: Siz nasıl
adalet bakanı olarak atandınız?
Prof.
Dr. Aysel Çelikel: Ben aslında politikacı değilim,
politikadan gelmiş bir bakan değilim. Anayasamıza göre seçim döneminde
-seçimlerin sağlıklı, hukuka uygun yürümesi için- bağımsız ve tarafsız bir
adalet bakanının tayin edilmesi gerekiyor.
2002
seçim döneminde Sayın Bülent Ecevit başbakandı ve bu görevi bana önerdi . Bu çok
onurlu bir görevdi; hem kadınlar açısından, hem kendim, hem ülke açısından. Ben
yaklaşık 3,5- 4 ay bu görevi yaptım ve benden sonra gelecek olan Sayın Cemil
Çiçek’e görevimi devrettim.
Genellikle her kademede
bir kadın olur, ama bu icracı bakanlık değildir, genelde devlet bakanı olarak
görevlendirirler. Adalet gibi önemli bir bakanlığa atanmış ilk kadın oluyorum.
Burada da görevimi başarıyla yaptığımı söyleyebilirim. Çünkü hem kamuoyunda
benim aleyhimde hiçbir şey çıkmadı, hem de her zaman lehimde konuşurlar. Çünkü
tarafsız bir biçimde görev yaptım.
Kadınvizyon: Bu kısa görevinizde radikal bir çalışmanız oldu mu
yoksa sınırlı zamandan ötürü etkin bir politika izlemeniz mümkün olmadı
mı?
Prof.
Dr. Aysel Çelikel: şöyle bir şey
söyleyeyim; bugün çok tartıştığımız, gündemimizde olan ‘yargı bağımsızlığı’
konusu, benim bakanlığım döneminde ilk defa kurduğum bir komisyon tarafından
icelendi. Bu komisyon iki ay kadar görev yaptı. Raporunu hazırlayıp bakanlığa
teslim edecekti fakat benim görevim bitti, ayrıldım.
Sayın Cemil Çiçek’e de rica ettim;
“Böyle bir komisyon var, rapor hazırlayacak, müsaade
ederseniz devam etsinler” dedim. “Tabii” dedi ama ondan sonra bu komisyon görev
yapmadı.
şunu
söyleyeyim ki yargı bağımsızlığı konusu 1982 Anayasası’ndan beri Türk kamuoyunun
gündemindedir. Hiçbir partili adalet bakanı bu konuyu gündeme getirip bir yasa
değişikliğini öngörmemişti. ılk defa ben yaptım, ben de başaramadım çünkü sürem
kısaydı. Biraz uzun olsaydı bunu da başarmış olacaktım. Belki de bugün
yaptığımız kısır çekişmeler olmayacaktı diye
düşünüyorum.
Bu röportajın devamını
Aysel Çelikel : Kadın-Erkek Eşitliğini ılk Defa
Medeni Kanunla Elde Ettik – 2 başlığı altında okuyabilirsiniz.