Yazar, kelimelere hayat veren kişidir. Kelimeler, bir yazarın hayal dünyasında ete kemiğe bürünür ve biz okuyanların benliğine dolarlar. Kitap bu nedenle hayattır çünkü hayatın kendisidir.
Kadinvizyon.com olarak bu seferki röportajımızı bir kadın yazar ile yaptık: Oya Engin. Kendisi ile Boğaz’ın Anadolu yakasında çimlerin üzerine serildik, bir yandan Boğaz’ı seyrederken, bir yandan da sohbet ettik. Oya Engin ile üzerinde konuştuğumuz konunun ana teması “yazar olmak” idi ve tabii bunun için de yazmış olduğu 2 öykü kitabı üzerinden gittik. Ceylan Çocuk’tan çıkan ve toplam 6 kitaptan oluşan “Yedi tepe İstanbul öyküleri”nin 2 kitabı Oya Hanım’ın hayal gücünden çıkma. İstanbul’un yedi tepesini hikâye tarzında ele alarak aslında sadece çocuklara değil, büyüklere de bilgi veren serinin onun kelimeleri ile ete kemiğe bürünen semtleri ise Fatih ve Sultanahmet olmuş.
Şu anda bir çocuk romanı yazmanın tatlı telâşesinde olan Oya Engin, kendi adını taşıyan “oyaengin.com” adlı blogunda çeşitli kategorilerde yazılarını ve hikâyelerini yayınlıyor.
Kitaplarının tanıtımı için okul çocukları ile buluşarak, bir nevi seminer çalışması yapan yazarımız, bu bir araya gelişlerde ilginç gözlemlerde de bulunuyor tabii: zamâne çocuklarımızın hayal gücü noktasındaki zayıflıkları onun bu gözlemlerinden biri. Söyleşimizde yazarımızdan, yazmak isteyenlere yol gösterici öneriler almayı da ihmâl etmedik.
Yazarın kitaplarından kendi seslerimiz ile seslendirdiğimiz paragraflara da yer vermiş olduğumuz sohbetten biz oldukça keyif aldık ve doğrusu sayılı 20 dakikanın nasıl geçtiğini anlayamadık! Umarım siz sevgili takipçilerimiz de aynı keyfi alırsınız…
İyi seyirler ve bol kitaplı günler!