Bu röportajın ilk bölümünü okumak için Gül San; Yereli Dünyaya Taşımak Önemli başlığını tıklayınız.
KadınVizyon : Kadınlara istihdam sağlayacak projeler olarak neleri öngörüyorsunuz?
Gül San : şanlıurfa’nın % 70 gecekondu son 10 yılda % 100 göç almış. şehirden daha çok büyük köy denebilir mistik havasını koruyan ilimizde 2000 nüfüs verilerine göre % 83.5 le ev kadını oranı ülkemizdeki en seviye…
Bundan anlaşılıyor ki kadınlar evlerde yani sosyal hayatın içinde yer almıyorlar. Gün boyu çalıştıkları halde iş yapmaz görünümündeler. Kadınları sosyal hayatın içine almanın kadınları söz sahibi yapmanın yolu kadınların ekonomik bakımdan az da olsa kendi ürettiğinin kendi emeğinin karşılığını paraya çevirmesiyle mümkün olacağına inanıyorum.
Bu nasıl olabilir kadınların günlük hayatında yaptıkları işlerini profesyonel işleri haline getirmeyi hedefliyorum. ısteyen partime çalışarak, aile bütçesine katkıda bulunacak.
Kadınlar neler yapacak pul biber, biber salçası, yöresel yemekler. hediyelik eşya gibi … Hedefim YAşAM EVı lokalini açarak kadınlara birçok alanda istihdam yaratmak..
şu günlerde cevap beklediğim projeler olduğu gibi henüz hazırlığı süren projelerim de var. Umarım zaman içinde gerçekleşir ve sizlerle paylaşırım.
KadınVizyon : Duyduğumuz kadarıyla Amerikan Büyükelçiliği, 2 ildeki –sizin de içinde bulunduğunuz– 10 kadar kadını Amerika’ya götürerek bir eğitime tabi tuttu. Bu eğitimin amacı neydi ve neler öğrendiniz ya da gördünüz? Izlenimleriniz neler oldu?
ABD’deki kadınlar da bizlerle benzer sorunlar yaşıyorlar. Ayrıca ülkeme dışarıdan bakma fırsatı buldum. Bu bana karşılaştırma imkanı sundu. ABD’li kadınlar Türkiye’li kadınlar hakkında ne düşünüyorlardı. Bizlerle tanıştıktan sonra ki, olumlu düşüncelerini ifade etmeleri “insan olarak farklı kültürlere önyargıyla baktığımızı” daha iyi gösterdi.
KadınVizyon : O halde, bir kez daha vurgulayalım.. Türkiye’de yaşayan bir kadın olmak, gelişmiş bir ülkedeki kadın olmaktan farklı mı dersem?
Gül San : Çok farklı degil. Tüm dünya kadınları benzer sorunlar yaşıyor. Yaşanan sorunlarda kültürel farklılıklar var sadece Türkiye’ deki kadınlar son yıllarda örgütlenerek güç birliği yaparak sorunlarına sahip çıktılar. Bu çıkış önümüzdeki yıllara olumlu yansıyacaktır.
KadınVizyon : Peki tam bu noktada şunu soralım. Kadınların eğitimli olması ya da bir takım haklara sahip olması sizce topluma bir katkı sağlar mı?
Gül San : Tabi ki katkı sağlar. Bilgi edinme hakkı sayesinde kadınlar Yaşama Hakkı, Özgürlük Hakkı, Eşitlik Hakkı, Mahremiyet Hakkı, Düşünce Özgürlüğü Hakkı, Evlenme ve Aile Kurma Konularında Seçim Yapma Hakkı, Çocuk Sahibi Olup Olmamaya Karar Verme Hakkı, Sağlık Bakımı Alma ve Sağlığın Korunması Hakkı, Bireysel Gelişmelerden Yararlanma Hakkı, Tplanma Özgürlüğü ve Siyasete Katılma Hakkı, ışkence ve Kötü Muameleden Özgür Olma Hakkı konularında bilgilendirilmesi sonucu topluma büyük katkı sağlar.
KadınVizyon : Turkiye’nin doğusunda yaşayan bir kadın olmak, sizce batısında yaşayan bir kadın olmaktan farklı mı? Neden?
Gül San : Aslında dünyanın neresinde olursa olsun kadınlar benzer sorunlar yaşıyorlar. Türkiye’nin güney doğusunda, şanlıurfa’da olmak ise, toplumun daha muhafazakar olması anlamına geliyor.
Büyük aile ve aşiret yapısının etkin olduğu bir şehirde kadın olmak zor değil…. Fakat kendinizi kadın olmanın dışında bir birey olarak düşünüp kendinizi ve toplumunuzu sorgulayıp, hakkınız olan değerlerle (bilgi edinme, kişisel temel hak ve özgürlükleriniz, ifade özgürlüğünüz v.s ) birlikte yaşamak isterseniz işte o zaman kadın olmak zorlaşıyor.
Kadın olarak zaten geridesiniz. Bu açığı telafi etmek için daha çok çalışacaksınız. Hiç hata yapmayacaksınız. Hem işinizde, hem evinizde sorumluluklarınızı yerine getireceksiniz. Yoksa çevrenizdeki kişiler sizi anlayış göstermeyerek eleştirirler.
KadınVizyon : Daha muhafazakar bir toplumda yaşarken bir kadının haklarını elde etmek için mücadelesi sizce nasıl olmalıdır? Bu mücadelede kadın dernekleri ya da daha az muhafazakar bölgelerde yaşayan kadınlara düşen görevler var mıdır?
Gül San : Adım adım olmalıdır. Kadın haklarını elde ederken çevresinin de dönüşüme katmalıdır. Yoksa tek başına mücadele etmek zordur. Kadını mutsuz edebilir. Kadın dernekleri bu konuda ortak hareket etmelidirler. Kadınların değişime istekli olması, hayata kaderci anlayışla bakmaması, hayatı sorgulaması bağlamında çalışılmalıdır.
KadınVizyon : Biraz da anneliğinizden bahsedelim. ıyi bir anne olduğunuzu düşünüyor musunuz? Ya da iyi bir anne sizce nasıl olmalı?
Gül San : Anne olmak hayatımda verdiğim en iyi karar diye düşünüyorum. Doğanın kadınlara bahşettiği bir lutüf. ıyi bir anne olmaya çalışıyorum. ıyi olmaktan ziyade mükemmel bir anne olmayı hedefliyorum.
Bunun ölçüsü nedir diyebilirsiniz. Yetiştirdiğim çocuk, neden, nasıl, niçin, diye toplumu sorguluyor, kendince cavaplar sunuyorsa, ilgi duyduğu veya beceri gösterdiği alanda kendine rol biçiyorsa, aile içinde demokrasiyi yaşıyor ve yaşatıyorsa, ben iyi bir anneyim diyebilirim.
ıyi bir anne, çocuğunu dinlemeli, iletişimi sağlıklı olmalı, aile içindeki alınan kararlarda çocuğun fikri alınmalı, ailede çocuk kendini bir birey gibi hissetmeli, çocuğun ilgi duyduğu konular hakkında ortak çalışmalar yapmak bu bazen sıkıcı olabilir anneler için inanın bu noktada çocuğumdan birçok şey öğrendim.
KadınVizyon : Biliyorsunuz bir Semra Hanım fenomeni var. Oğluna “sen aşık olduğunda ben sana haber verecegim” diyen bir stil. Bu annelik tarzı konusunda ne düşünüyorsunuz? Urfa’da annelik kavramı nasıl? Farklı mı? Çoçuktan “ileride beni bakacak” bekleniyor mu?
Gül San : Ben bu stil annelik tarzını tasvip etmiyorum. Anne, evladın ikili ilişkilerinin çok içinde olmamalıdır. Urfa’da annelik faktörü etkindir. Geleneksel yapısı içinde evlat anneye bakmaya yükümlüdür. Özellikle erkek evlat ve gelin birinci dereceden sorumludur.
Bu röportajın bir sonraki bölümünü okumak için Gül San; Kadınlar Siyasete Güven Katar – 3 başlığını tıklayınız.