Kadın mesleklerini incelediğimiz yazı dizimize, fizik tedavi ile devam ediyoruz. Bu konuda çok başarılı uygulamalarına bizzat şahit olduğumuz Kartal Kızılay Hastanesinin fizik tedavi operasyonlarını gerçekleştiren 4 hanımla bu konuyu konuştuk.
Konuşmamız sırasında ekip şefi Emel Hanım bize “ekip motivasyonu” konusunda önemli bir ders de verdi. Aşağıda bunu okuyun lütfen. ıçimizden 4 kadın, kurdukları iyi çalışan ekip ile, sorunlular dahil pek çok hastaya nasıl ışık oluyorlar. Kendi sorunlarını işlerine nasıl yansıtmıyorlar. ve de bakalım, bu nasıl bir meslek ve kadınlara tavsiye edilebilir mi?
Kadinvizyon.com : Merhaba, bugün kadın mesleklerinden ilginç 3 tane ismi tanıtacağız. şu anda Kızılay’ın Kartal Hastanesi’ndeyiz. Burada 4 hoş hanım bizim röportajımızı bekliyor. Öncelikle şefleri Emel Hanım’a bu bölümde ne yapıldığıı soracağız. Emel Hanım burası ne bölümü ve ne iş yapılıyor burada?
Emel Hanım : şu an Kızılay’ın 6. katında, fizik tedavi hizmeti veren bölümde bulunmaktasınız. Burada fizik tedavi ve gerekli rehabilitasyona ihtiyacı olan hastalarımıza gerekli ajanlar ve uygulamalar sağlanarak tedavilerinin yapılması sağlanıyor.
Kadinvizyon.com : Şimdi tek tek sizleri tanıyalım. ılkay Ergün’dan başlayalım. İlkay Ergün, siz burada ne görev üstlenmiş durumdasınız ve kendinizi tanıtır mısınız?
İlkay Ergün : Adım İlkay Ergün. Burada elektrik tedavi yapıyorum. 13 yıldır hizmet veriyorum. Evliyim, bir çocuk annesiyim.
Kadinvizyon.com : Oğlunuzun adı ne?
İlkay Ergün : Sevkan. İşimi seviyorum, kızları seviyorum. Tekrar başvursam tekrar bu bölümde aynı şekilde çalışmayı çok isterim. Arkadaşlarım ve ortamım güzel, gelen hastalarımı da seviyorum daha doğrusu insanları seviyorum, hizmet vermeyi seviyorum. ınsanları iyileştirmek çok güzel bir şey.
Kadinvizyon.com : Peki şimdi Duygu Hanım’la konuşalım. Siz?
Duygu Karatepe : Duygu Karatepe ben. Evliyim, bir tane çocuğum var. Hemşire olarak görev yapıyorum. 4 senedir buradayım, 5. senem bu sene. ışimden, arkadaşlarımdan, Kızılay’dan memnunum. ışimi seviyorum.
Kadinvizyon.com : Peki Nursen Hanıma gelelim. Siz?
Nursen Hanım : Ben 75 doğumluyum, Erzurumluyum. Evliyim, iki çocuğum var biri erkek biri kızı. 15 yıldır Kızılay’a hizmet veriyorum. 5 buçuk yıldan beri de fizik tedavi bölümündeyim. ışimizi seviyoruz, severek yapınca da faydalı olabileceğimize inanıyoruz.
Kadinvizyon.com : Emel Hanım, bu iyi ekibin sırrı sizde mi, Doktor Bey’de mi? Siz de kendinizi tanıtır mısınız?
Emel Hanım : Tabi. Ben İstanbul Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü 1992 mezunuyum. 20. yılımı deviriyorum bu sene. Fizyoterapist olarak görev yapıyorum, öyle mezun olmuştum zaten. Ekibimizin lideri aslında Doktor Bey. Kendisi şu an aramızda değil, biz bir kadın programı yaptığımız için şu an sadece adını geçirerek yetineceğiz. Doktorumuzun adı Ali Rıza Bulut. Kendisini öncelikle baba olarak görüyoruz, daha sonra şefimiz ve liderimiz olarak görüyoruz. Arkasından ben ve arkadaşlarımız geliyor.
Kadinvizyon.com : Kendinizi biraz tanıtın mesela hobileriniz?
Emel Hanım : Benim hobilerim daha ziyade kitap okumak, seyahat etmek ve arkadaşlarımla sohbet etmek şeklinde özetlenebilir. Bulmaca çözmeyi de ayrıca severim.
Kadinvizyon.com : Peki Emel Hanım, fizyoterapist ne demek? Nasıl bir görev bu?
Emel Hanım : Fizyoterapi eğitimi 4 yıllık lisans programı şeklinde düzenlenen, belli üniversitelerde fizik tedavi ve rehabilitasyon bölümü olarak adlandırılan bir bölümdür. Genellikle hastalar tarafından karıştırılırız. Fizyoterapist deyimi çok bilinmez, doktor ya da hemşire deyimi kullanılır. Kadinvizyon.com : Niye 4 kişilik bir ekip, herkesin fonksiyonu nedir burada? Mesela elektro tedavilerle uğraşıyorum dedi bir arkadaşınız.
Emel Hanım : Fizik tedavinin kullanım alanları farklıdır. Egzersiz uygulamaları vardır, elektro terapi uygulamaları vardır. Elektro terapi uygulamaları daha çok yer ve uygulamada fazlalık tutan bir kısımdır. Bunun için kalabalık olmak gerekiyor çünkü aynı anda birkaç hastayı birden çalıştırabiliyor, tedavi programı uygulayabiliyorsunuz.
Kadinvizyon.com : Sizin buradaki kapasiteniz nedir, kaç hasta alabiliyorsunuz?
Emel Hanım : Bizim kapasitemiz bu ekiple ortalama aynı anda 8 hastaya kadar çıkabiliyor.
Kadinvizyon.com : Hepsi aynı değil ama öyle değil mi?
Emel Hanım : Tabi, farklı bölge hastalıkları var. Bulunduğumuz yatak ve ortam sayısına göre Doktor Bey’in bize sunduğu hastaları program dahilinde ayarlıyoruz. Onları kişiler arasında dönüştürerek tedavi programlarını uyguluyoruz.
Kadinvizyon.com : Burada hastalar geldiklerinde gördüğümüz kadarıyla iki büklüm olabiliyor. Sonra nasıl düzeliyor onlar, ne oluyor?
Emel Hanım : Burada doğru yani gerçekten fizik tedaviye ihtiyacı olan hasta size yönlendirildiyse sizden fayda görüp gider. Nasıl gider, teşhisini Doktor Bey koyar, tedavi programınızı belirleriz ve bunu uygularız. Tedavi programını doğru uyguladığınızda hastayı iyileştirip gönderirsiniz. Bu iki büklüm gelse bile önemli değil. Çok daha ağırları vardır, felçlileri bile ayağa kaldırdığımız olur. Doğru programı ve doğru stratejiyi belirlemekten geçer olay.
Kadinvizyon.com : Kimler geliyor? Kalça kırıkları galiba çok geliyor.
Emel Hanım : Çok vaka geliyor. Kırık sonrası operasyonlar çok gelir o anlamda. Çocuk problemli hastalarımız olabiliyor, doğuştan veya sonradan olmuş hastalar. Onun dışında mekanik ağrılar dediğimiz bel ağrıları, boyun ağrıları, kol, diz, kas ağrıları olabiliyor. Yüz felci olabiliyor. Bunlar en çok bilinenleri.
Kadinvizyon.com : Ben bir de merak ediyorum, örneğin ılkay Ergün size soralım, siz mesleğinizi kadınlara tavsiye eder misiniz? Yaptığınız işi sevdiğinizi söylediniz ama biraz daha detaylı anlatır mısınız?
İlkay Ergün : Kadınlara tavsiye ediyorum. Bir hanımın rahatlıkla çalışabileceği, yapabileceği bir iş.
Kadinvizyon.com : Peki hastalar problemli çıkmıyor mu? Mesela kırık-çıkık dedi demin Emel Hanım. Herhalde sıkıntılı hastalar geliyor.
İlkay Ergün : Buraya gelen hastaların çoğu sıkıntılı. Hasta oldukları için burada ilgi şefkat ve moral istiyorlar.
Kadinvizyon.com : Bu sizin işinizi zorlaştırmıyor mu? Sizin de devamlı sabırlı olmanız gerekiyor.
İlkay Ergün : Sabır gerektiren bir durum tabi. Çünkü onlara sürekli güler yüzle yaklaşmanız gerekiyor. Daha hoşgörülü olmanız gerekiyor. Onların sizden beklediği bu tamamen. Ağrıdan ziyade bunu gösterdiğinizde hasta kendisini daha çok iyileşmiş hissediyor. Ben tavsiye ediyorum, şu an lisede okuyan yeğenlerim var özellikle kız olana bu mesleği tavsiye ediyorum. Seviyorum ve çevremde bulunan herkese de öneriyorum.
Emel Hanım : Zaten hanımların aslında bu mesleği yapması daha iyi. Gerçekten sabır, sıcaklık ve ilgi istiyor bu meslek.
Kadinvizyon.com : En son size soracağım zaten, şimdi bir Duygu Hanım’a sorayım. Duygu Hanım çok güzel bir mesleğiniz var. Hemşirelik, doktorluk gibi kutsal bir meslek. Siz problemli hastalara nasıl yaklaşıyorsunuz? Ve mesleğinizi sizden genç hanımlara tavsiye eder misiniz?
Duygu Karatepe : Mutlaka tavsiye ediyorum. Buraya günde 60-70 hatta 80’e kadar hastalar geliyor. Ve hepsine de aldığım eğitime göre davranıyorum, hasta psikolojisi diye bir şey var. Biz hastalar hakkında da eğitim aldık sonuçta. Onlara saygı, sevgi göstermeli ve seviyeyi kurmalıyız. Hasta öncelikle ilgiye muhtaç geliyor ve ağrısı olduğu için sinir bozukluğu da oluyor. Biz onlara burada sevgiyle, saygıyla ve şefkatle yaklaşıyoruz. Güler yüzümüzü asla eksik etmiyoruz. Onlar ne kadar sinirli davranırsa davransın bu şekilde devam ettiriyoruz.
Kadinvizyon.com : Nursen Hanım sizin görüşlerinizi alalım. Sizi hep güler yüzlü gördüm ben. Ne yapıyorsunuz sinirli gelen hastalar olduğunda? Ben gördüm çünkü sinirli hastalar oluyor. Bir yandan evde de sıkıntılarınız olabilir, herkesin oluyor. Ne yapıyorsunuz?
Nursen Hanım : Biz deneyimliyiz, çocuklarımız var. Evde de sıkıntılarımız illa ki olabiliyor. Ancak burada evdeki sorunlarımızı hiçbir zaman hastaya yansıtmamamız gerektiğinin zaten bilincindeyiz. Zaten arkadaşlarım gerekli şeyleri de söylediler ama işimizi sevmemiz en büyük özelliğimiz. ışimizi sevmezsek eğer biz bunu yapamayız. ınsanı sevmek gerekiyor diye düşünüyorum öncelikle. ınsan severseniz karşınızdakini kendi yakınınız, kendi akrabanız gibi şefkatle, ilgiyle karşılıyorsunuz ve tedavinizi yapıyorsunuz her şeyden önce. Bunu yaptığınız zaman da karşılığını alıyorsunuz. Hastanın ‘bugün çok daha iyiyim’ demesi sizin bir nevi ödülünüz oluyor. Biz bunu düşünüyoruz.
Kadinvizyon.com : Tavsiye ediyor musunuz?
Nursen Hanım : Tabi ki ama insan seven insanlara tavsiye ediyorum. Bir kişi bunu yapıyorsa kesinlikle insan sevmeli diye düşünüyorum.
Kadinvizyon.com : Emel Hanım, arkadaşlara tek tek sorduk ama sizin işiniz daha da zor. Çünkü sadece kendi davranışınız değil bir de ekibinizin davranışını yönlendirmek zorundasınız. Biz hasta olarak geldik buraya, gayet sevecen bir ekip gördük. Siz bizim kim olduğumuzu bilmiyordunuz. şimdi biraz anlatır mısınız, nasıl davranıyorsunuz, ekibinizi nasıl yönlendiriyorsunuz? Evinizdeki sıkıntılar buraya yansımıyor mu? Ve tabi herkese sorduğum soruyu size de soracağım işinizi gelen diğer genç kızlara tavsiye eder misiniz?
Emel Hanım : Şimdi ben spesifik olarak buradan bahsedeceğim. Biz çok iyi bir ekibiz gerçekten. Öncelikle profesyonelliğin yanında çok iyi arkadaşlarız. Evde sıkıntılarımız olmuyor mu, oluyor. Ama gelip, 10 dakika boyunca şu kapıyı kilitleyip, birbirimize anlatıp anlatıp o sıkıntıyı orada bırakıyoruz. Yani bu günler boyunca sürebiliyor, bazen hiç olmuyor ama birbirimize anlatıyoruz, ağlıyoruz, gülüyoruz, söylüyoruz ve kapıyı açtığımızda yüzümüze tebessümü yerleştiriyoruz. Bunu biz böyle çözdük. Aksi takdirde bunu biz birbirimizle paylaşmazsak yansıtmamak mümkün değil çünkü insanız. Bu ekibi oluşturmak da zaman aldı açıkçası.
Kadinvizyon.com : Siz mi oluşturdunuz?
Emel Hanım : Öyle diyelim. Yani İlkay Hanım burada en eskilerden biri. Nursen Hanım ekibe sonradan katıldı çünkü burada başka bir arkadaş vardı ekibe uyum sağlayamıyordu. şu bahsettiğimiz özelliklere sahip değildi ve ekipten ayırmak zorunda kaldık. Ahengi bozuyordu. Nursen Hanım’ı aldık, bize çok güzel uyum sağladı. Hemşire Hanım başka bir arkadaşın gitmesiyle geldi ve o da uyum sağladı. Olmasa onlar da gidecekti onu da belirteyim. Yani bu ekibi kurmak gerçekten bir sabırdı, başardık ve çok mutluyuz.
Bunu kurabildiğimiz için zaten size bu elektriği yansıtabiliyoruz. Ben bu işin sırrını şöyle çözdüm; uzun yıllardır bu işi yapıyorum ve en ağırından en hafifine kadar herkesin ağrıya ve hastalığa karşı verdiği tepki farklı. Çok düzgün kişilikli insanlar bile ağrı veya hastalık karşısında değişebiliyorlar. Öncelikle ben bunları gözlemlemeyi öğrendim. Tabi ki biz de okulda psikoloji dersi aldık ama inanın tecrübe çok daha önemli hale geliyor bu uygulamalarda. ınsanların tepkilerini anlamaya çalışıyorsunuz, ilk 1-2 gün ben onu anlamaya çalışıyorum. Hastalığa tepkisi nedir, bakışı nedir. Buna göre davranış şekli belirliyorum.
Bu şekilde daha başarılı olduğumu düşünüyorum. Bazen onlarla aynı hastalığı yaşadığımı hissederek hareket ediyorum. Bazen profesyonelce bilimsel açıklamalarla yaklaşıyorum. Bunun hangisini tolere edeceğini gözlemleyerek kendim karar veriyorum. Bazen çok samimi oluyoruz, bazen çok resmi oluyoruz. Bu da birazcık dediğim gibi tecrübeyle, kişiyi ve insanı tanımakla ilgili bir şey. Ondan sonra da sonuç geliyor. Mutlaka arada pürüzler oluyor ama genelde güzel sonuçlar alıyoruz, insanlardan güzel tepkiler alıyoruz.
Kadinvizyon.com : Siz biraz evvel bu çekime başlamadan önce de mesleğinizi çok sevdiğinizi söylediniz. Neden seviyorsunuz ve demin sorduğum gibi gençlere tavsiye ediyor musunuz?
Emel Hanım : Evet. Ben üniversiteye hazırlandığım yıllarda dershanede bir seminere katılmıştım. O seminerde bir testin sonucunda bana dediler ki; tüm mühendislik dalları için uygunsunuz fakat insanlara yardım etme alanında yapılan test sonucu da hekimlik, doktorluk, tıp alanında çalışabilirsiniz dediler. Sonuçta bu meslek bir şekilde benim karşıma bir hocamın tavsiyesiyle geldi. Yanılmamışlar, gerçekten insanları mutlu etmek beni anormal mutlu ediyor. Olayın sonunda ‘bugün iyiyim’ deyip hastanın bir gülümsemesiyle ben her şeyi kazanıyorum, deli gibi mutlu oluyorum.
Şiddetle öneriyorum ama dediğim gibi sabır, emek ve sevgi isteyen bir iş. Gerçekten sevgi istiyor yani profesyonellik veya teknik bilgileri bilmekle bu iş olmuyor. Ne kadar işinizi severseniz o kadar bu işte başarılı oluyorsunuz. Kendi kendine geliyor. Bunu başarabileceğini düşünüyorsa bir insan meslek olarak güzel. Maddi getirisi de güzel Türkiye şartlarına baktığınızda. ış bulma olanağı yüksek, problem yaşamıyorsunuz. O anlamda gençlerin dikkatini çeken bir meslek. Ama ben şuna inanıyorum ki, çok fazla maddi karşılık beklemeden severek, isteyerek ve can-ı gönülden yapıyorsanız bu her zaman fark edilmenizi sağlıyor sizin. Nerede olursanız olun, tüm çalıştığım iş yerlerinde bu böyleydi. Meslek çok güzel, herkese ve özellikle bayanlara tavsiye ediyorum. Adım atsınlar ama sabır ve sevgileri varsa.
Kadinvizyon.com : Peki. Çok teşekkürler, bize bu mesleği ve fizik tedavideki işleri tanıttınız. Tek tek soracağım, İlkay Ergün eklemek istediğiniz başka bir şey var mıdır?
İlkay Ergün : İşimi seviyorum, Kızılay’ı seviyorum her şeyden önce. Bütün genç hanımlara özellikle tavsiye ediyorum. Seçsinler bence.
Kadinvizyon.com : Siz Nursen Hanım?
Nursen Hanım : Son olarak şunu ekleyebiliriz; bizim mesleğimizi, bizim birimimizi tanıtma fırsatı verdiğiniz için öncelikle teşekkür ediyoruz. Gerçekten güzel bir meslek, tavsiye ediyoruz herkese. Ama gerçekten sabır gerektiren bir iş.
Kadinvizyon.com : Siz Duygu Hanım?
Duygu Karatepe : İçinde insan sevgisi ve sabrı olan herkese tavsiye ediyoruz bu mesleği.
Kadinvizyon.com : Çok güzel. Sizin son sözünüz Emel Hanım?
Emel Hanım : Benim son sözüm sağlıklı, ağrısız, güzel günler diliyorum ama ağrınız veya bir probleminiz olursa da biz buradayız ve sizi bekliyoruz.
Kadinvizyon.com : Çok güzel, çok teşekkürler.
Emel Hanım : Biz teşekkür ederiz.
Söyleşimizin bu bölümünde, bu güzel ekibin sevgiyle bahsettiği lideri olan doktor beyi de tanıtmayı düşündük. Bakın o bize neler anlattı :
Kadinvizyon.com : Ali Rıza Bey, merhaba, Ekibinizle bir röportaj yaptık. Onlar sizi bu ekibin başı olarak tanımladılar. Onun için okuyucularımıza bu ekibin başı kimdir diye tanıtmak istiyoruz. Öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?
Ali Rıza Bulut : Ben 1999 yılından bu yana Kızılay’da görev yapıyorum. Kızlarımızın da büyük çoğunluğu benimle hemen hemen çalışmaktalar. Biz bir aile gibiyiz, onları benim kızlarım olarak görüyorum. Bir sıkıntıları olduğunda gelip bana danışırlar zaten. Ama hastalarla ilişkimiz de aynı aile ilişkisi gibi. Hastalarımızın sürekli geldiği için uzun vadeli bir tedavi söz konusu fizik tedavide. Onun için hastalarla benden daha fazla içli dışlı olabiliyorlar. Ama ilişkileri belirli bir çerçevede gayet başarılı bir çalışma gösteriyorlar. Genellikle hastalarımızın büyük bir çoğunluğu kızlarımızdan çok memnun, ben de onlardan memnunum. Haliyle iyi bir ekip kurduk, iyi bir çalışma sürdürüyoruz. Onun için hepsine çok teşekkür ediyorum, sağ olsunlar.
Kadinvizyon.com : Dediğim gibi ben de zaten bu nedenle burada sizinle bu röportajı yapıyorum. Gayet güler yüzlü, işlerini iyi yapan arkadaşlarınız var. Bize fizik tedavi nedir kısaca anlatır mısınız?
Ali Rıza Bulut : Fizik tedavi insanların fiziksel birtakım şikayetlerini, vücudunun kas-iskelet sistemiyle ilgili yakınmalarını iyileştirmeye yönelik yapılan bir tedavidir. Bu tedavinin içinde hastalara fiziksel olarak birtakım cihazlarla – ultrason olsun, lazer olsun – tedaviler yapılmaktadır. Ayrıca bazı kırık sekerlerinde, değişik hastalıklarda fiziksel olarak da egzersiz tedavisi yapılmaktadır. Egzersiz tedavisi sırasında fizyoterapistimiz Emel Hanım var. O da gerçekten çok muhterem bir hanım arkadaşımız. Çok başarılı çalışmaları var ve bütün hastalar da gerçekten çok memnun kalıyorlar, çok iyi sonuçlar alıyoruz. Hemen hemen buradan gönderdiğimiz hastanın %95’i gibi yüksek bir oran da başarılı tedaviler yapıyoruz. Çok cüzi oranlarda bel fıtıkları olsun veya boyun fıtıkları olsun, bu tür şeylerde operasyona gönderdiğimiz hastalar oluyor ama %95 oranında başarılı oluyoruz.
Kadinvizyon.com : Ali Rıza Bey, bizim röportajımızın ana konusu hanımlara meslek tanıtımıydı. Bu nedenle içerdeki dört arkadaşa tek tek sorduk mesleğinizi tavsiye eder misiniz diye. şimdi size soralım bir erkek gözüyle, bu mesleği hanımlara tavsiye ediyor musunuz?
Ali Rıza Bulut : Özellikle tavsiye ediyorum. Bildiğiniz gibi zaten hemşirelerin büyük bir kısmı bayandır. Bu hastalar şefkat bekler. Erkeklerin de mutlaka göstereceği şefkatli şeyler vardır ama hastalara bayanların şefkatli yaklaşması fevkalade önemli. Özellikle bu tür tedavilerde bayanları tercih ediyoruz. Gördüğünüz gibi benden başka erkek yok, onlar hep bayan ve ben çok memnunum onların çalışmasından. Herhangi bir problemimiz de olmuyor. Söylediğim gibi ben kızlarım gözüyle bakıyorum hatta dışardan da söyledikleri gibi fizik tedavi şefi ve melekleri diye geçiyor.
Kadinvizyon.com : Çok güzel, eklemek istediğiniz bir şey var mıdır?
Ali Rıza Bulut : Çok teşekkür ediyorum. Gerçekten güzel bir çalışma yapıyorsunuz, sizi de kutluyorum.
Kadinvizyon.com : Teşekkürler.