Rüknet Yeşilyurt; Türkiye’deki Abhaz Gençler Sosyal Ağlar Aracılığıyla Abhazya ile Sıkı Bağlar kuruyorlar

Türkiye, son dönemde daha da alevlenen bir takım açılımlarla karşı karşıya. Usul usul ayağımızın altındaki zemin kayıyor. Yaşanan kimi olaylara bakıldığında, insanların kendi öz vatanlarında ‘ötekileştirilmeye’ çalışıldığı dikkatlerden kaçmıyor. Sahip olduğumuz zengin tarih ve kültürel miras bir şekilde unutturulmaya çalışılıyor. Biz, bunları yaşarken, farklı coğrafyalardan bu topraklara sürgün edilmiş, bir şekilde gadre uğramış insanlar, bir taraftan Türkiye’yi anavatanları bilirken, bir diğer yandan da kültür ve tarihlerine sahip çıkıyorlar.

Türkiye’de, hatırı sayılır bir nüfusa sahip olan ve bugün adeta birer Türk gibi yaşamlarını sürdüren milletlerden biri de Abhazlar. Gürcistan’ın, kuzeybatı kesiminde, Karadeniz’in doğusunda yer alan Abhazya, adını, bugün bölgenin halklarından biri olan Abazalardan alıyor. Rusya, Venezuella ve Nikaragua tarafından tanınan ve 8 bin 600 kilometre kare bir alanı kapsayan Abhazya’da 220 binden fazla kişi yaşıyor.


Geçtiğimiz aylarda, özel davetli olarak izlediğim halk danslarıyla beni adeta büyüleyen, Kafkasya’nın bu güzel halkına yayınımızda küçük de olsa bir yer ayırmak istedim. Çoğu, üniversite mezunu olan Abhazlar, bir yandan gelenek ve göreneklerine sahip çıkarken kültürlerini de ihmal etmiyorlar. Tesadüfen tanıştığım Kafkas-Abhazya Kültür Derneği Yönetim Kurulu üyesi olan Rüknet Yeşilyurt’tan çok önemli bilgiler edinme fırsatını buldum. Amcasını ve dayısını ıstiklal Savaşı sırasında şehit veren Yeşilyurt, Türkiye’yi anavatanları olarak kabul ettiklerini ifade ediyor.


Kadinvizyon.com; Kafkas-Abhazya Kültür Derneği hakkında kısaca bilgi verebilirmisiniz?
 
Rüknet Yeşilyurt; Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde kurulmuş Abhaz dernekleri vardır. ıstanbul’daki, Abhazların üye olduğu derneğimiz 1967 yılında kurulmuştur. Derneğimizde çeşitli kültürel faaliyetlerde bulunulmaktadır. Bunların başında gençler ve çocuklardan kurulu RıDADE ve RıRAşE adında iki folklor ve dans ekibi geliyor. Bu ekiplere yalnız abhazlar iştirak etmiyor, dışardan katılan üyelerimiz de mevcut. 2009 yazında dernek olarak 30’a yakın genci Abhazya’ya kültürel faaliyetler çerçevesinde gönderdik. Dernek çalışmaları kapsamında 100 civarında öğrenciye burs verdik.
 
Bu arada, geçtiğimiz günlerde yapılan genel kurul ile geçen dönem başkanlık yapan Cihan Zafer ve ekibini yeniden bu göreve seçtik. Dernek olarak kültürel faaliyetlerimizi bundan sonra da devam ettirmek arzusundayız.
 
Kadinvizyon.com; Türkiye’de, ne kadar Abhaz bulunuyor? Bu konuda yapılmış bir çalışma var mı?
 
Rüknet Yeşilyurt; Türkiye’de, 500 000 civarında Abhaz bulunmaktadır. Abhazlar genelllikle ıstanbul, ızmit, Sakarya, Düzce, Bolu, bursa, ınegöl, Ankara, Sinop, Samsun, Kayseri gibi şehirlerimizde yaşamaktadırlar.
 
Abhazlar, çeşitli tarihlerde Türkiye’ye gelmişlerse de, en büyük göç 1864 sürgünüyle gerçekleşmiştir. Abhazlar, geldikleri bu ülkede uzun süre yerleşik bir düzen kuramamışlar, çünkü, tekrar Kafkasya’ya döneceklerini ummuşlardır. Ancak ıstiklal Savaşı sırasında Atatürk ile beraber cephelerde savaşmışlar ve hemen hemen her cephede şehit vermişlerdir. Benim de bir amcam ve dayım şehit olmuştur. ılerleyen zaman içinde Abhazlar, Türkiye’ye uyum sağlayarak burayı kendi ülkeleri olarak kabul ettiler.
 
Kadinvizyon.com; Ata vatan ile bağlarınız devam ediyor mu?
 
Rüknet Yeşilyurt; Bundan dört yıl önce parlamento davetlisi olarak Abhazya’ya gittim. Oradaki akrabalarımı buldum ve Abhazya vatandaşı oldum. Abhazya’nın, bağımsızlığını şu ana kadar Rusya, Nikaragua ve Venezuella kabul etti.
 
Kadinvizyon.com; Peki, Türkiye tanıyacak mı?
 
Rüknet Yeşilyurt; Bu siyasi bir konu, zaman içinde bu durumun belli bir noktaya geleceğini ve olayların aşılabileceğini düşünüyorum.
 
Kadinvizyon.com; Bu nedenle Türkiye’ye her hangi bir kırgınlığınız var mı?
 
Rüknet Yeşilyurt; Hayır, hiç bir kırgınlığımız yok. Tabii ki Türkiye’nin tanımasını isteriz, ama bir kırgınlığımız yok. Bu, Türkiye’nin meselesidir. Buna, dışarıdan bizlerin müdahalesi söz konusu olamaz. Uluslararası arenada hükümetler, konjonktüre göre şekil almak durumundadırlar. Hükümetler, o gün sistemin dayattığı şeyleri uygulamak durumunda kalabilirler. 1 gün, 1 yıl belki de 10 yıl sonra siyasi şartlar değişebilir ve farklı bir durum söz konusu olabilir.
 
Kadinvizyon.com; Buradaki Abhazlar Ata Vatanları için neler hissediyorlar?
 
Rüknet Yeşilyurt; Siz, doğduğunuz topraklar için ne hissediyorsanız bizler de aynısını hissediyoruz. Aidiyet, her insanın doğasında olan bir şeydir. Amerika’ya, yerleşen Türkler o ülkenin pasaportuna sahip olsalar da kendilerini buraya ait hissediyorlar.
 
Kadinvizyon.com; Türkiye’deki Abhazlar daha çok hangi meslek grubunda yoğunlaşmış durumda bulunuyorlar?
 
Rüknet Yeşilyurt; Mühendisten doktora kadar her meslek grubundan insana rastlamak mümkün.
 
Kadinvizyon.com; Abhaz gençler, bu tür sosyal ve kültürel oluşumlara nasıl bakıyorlar?
 
Rüknet Yeşilyurt; Gençlerimiz, şaşılacak derecede örf, adet ve geleneklerimize harfiyen riayet ediyorlar. Ben, yıllar sonra bu camiaya geri döndüğüm için gençlerin bu denli kültürlerine sahip çıkıyor olmaları beni gerçekten çok şaşırttı. Köylerde gördüğüm gelenekleri ben burada gençlerde görüyorum.
 
Kadinvizyon.com; Gelişen iletişim teknolojisine paralel olarak; sosyal ağlar, bloglar gibi çok sayıda imkanlar var. Buradaki Abhazlar, bunları değerlendiriyor mu?
 
Rüknet Yeşilyurt; Çok sayıda Abhaz sitesi var. Abhazya’dan bahseden, Abhaz ailelerinden bahseden pek çok site var. Facebook’ta da, “Abhazya’yı Seviyorum”, “Abhazyam”, “Abhaz Gençliği” gibi topluluklar var. Gençler, bu platformlar aracılığıyla sürekli birbirleriyle kontak halinde bulunuyorlar. Oradaki gençler de, buradaki gençler de aynı platformlara üye oldukları için birbirleriyle tanışıp, kaynaşmak daha olanaklı hale geliyor. Örneğin, 30 Eylül Abhazya’nın Cumhuriyet Bayramı. ‘Ayayra’ da denilen bu günde Türkiye’den pek çok insan oraya gidiyor. Buradan giden gençler, daha önceden sosyal ağlar aracılığıyla tanıştıkları oradaki arkadaşlarına konuk oluyorlar. En son gerçekleştirilen Ayayra şenlikleri esnasında bir şey dikkatimi çekti. Türkiye’den giden gençler kendi aralarında eğlenirken, ellerinde bayraklarla çıkagelen diğer gençler bir anda kaynaştılar.
 
Kadinvizyon.com; Peki dil sorun olmuyor mu?
 
Rüknet Yeşilyurt; Olabiliyor, ancak ıngilizce ile anlaşabiliyorlar. Abhazya’nın ana dili Abhazca. Abhazlar, ayrıca Rusça da biliyorlar. Türkiye’de yaşayıp Abhazca bilen çok sayıda genç olduğunu söyleyebilirim. Her sene Ridade ve Rişaşe topluluklarının gösterileri oluyor. Nitekim, geçtiğimiz yıl Harbiye Açıkhava Tiyatrosunda 4 bin 500 kişinin izlediği Kafkas Halk Dansları gösterisini sunmuştuk. ızleyiciler, bu gösterileri büyük bir beğeniyle izlediler. Burada sergilenen danslar, Türk toplumu tarafından da bilinen figürleri içeriyor.
 
Kadinvizyon.com; Türkiye’deki Abhazlar olarak ne gibi beklentileriniz var?
 
Rüknet Yeşilyurt; Bizlerin, en büyük beklentisi Abhazya’ya olan ulaşım ambargosunun kaldırılması. Türkiye, Abhazya’yı tanımadığından gemilerimiz yanaşamıyor. Biz, doğrudan ulaşım kanallarının açılabilmesini istiyoruz. Türkiye ile çok ciddi bir ticari potansiyel de söz konusu. şu an için ticaret, liman şehri Soçi üzerinden yapılıyor. Ama, bu, direkt yapılırsa tüm taraflar için çok daha avantajlı olabilir.