Önce, düşün yolumun kilometre taşlarına değinmek istiyorum. Bunlar:
Öğrencilik döneminde: Lisede fen öğrencisi, üniversitede mühendislik öğrencisi olarak problem çözmeye programlandık
Mühendis olarak: Önümüze gelen sorunlara çözüm yaratmak, çalışmayanı çalıştırmak peşinde koştum.
Yönetici olarak: Verilen hedeflere, eldeki imkânlarla ulaşma gayreti içinde olduk.
ış adamı olarak: Artı değer yaratmak için hedef belirlemek ve gerekli kaynakları yaratmak uğraşısı içinde oldum.
Siyaset öğrencisi olarak: ilk öğrendiğim toplumsal olaylara mühendisçe yaklaşılamayacağı idi. En zor okul da bu oldu benim için. Kurultaylar, kongreler, bitmeyen tartışmalar, insanlar, kitaplar, araştırmalar, tecrübe, bilgi çeşitliliği, bilgi derinliği, zaman, para… Demokrasi, pa
Dostum Ertuğrul Çepni konuşmasına bu sözlerle başlıyor. Son beş yıldır, pa
***
“Ne yapmalı’ sorusu, benim için ilk değil. 2002 Kasım seçimlerinden hemen sonra da bu soruyu kendi kendime sormuştum. Hatırlayalım: CHP 164; AKP 364.. CHP’nin iki buçuk katı!! O gün bu soruya cevabım: ‘Pa
Yapı içinde yapıyı değiştirmek düşüncesiyle de CHP’den bugüne kadar ayrılmadım.
2004 yılında CHP Genel Başkanlığı’nın düzenlediği Danışma Kurulu’nda pa
Bir sonraki seçimlerde, 10 senedir yapılmayan yeni ne yapılacak? (simdi 12 oldu)
Bir sonraki genel seçimlere aynı Genel Başkan’la mı girelim diyorsunuz?
‘AKP’den kurtulmak için ne yapmalı’ başlığı altında ise şu görüşlere yer vermiştim:
Bugünden hazırlanmak gerek,
Pa
Küskünleri kazanmak gerek,
Toplumun aydın kesimleriyle barışmak gerek,
Sol kanatta bulunan pa
Bu önerilerin bir faydası oldu mu? Hayır. Daha iyisi yapıldı mı? Hayır. Yapılan bir şey var mı? Hayır!!!
‘Ülkenin önünü tıkıyoruz’ bölümünde de şu sorulara yer vermiştim: Pa
Ülke mi?
Pa
Genel Başkan mı?
Baykal pa
CHP’nin ‘yeni bir genel başkanla’ seçime girebilmesi için iki seçenek var: Baykal kendiliğinden istifa ederse sorun çözülür. Ve ülkeye hizmet etmiş olur. ıstifa etmezse iki seçenek var:
‘CHP’de çözüm’de ısrar edilebilir veya CHP’siz çözüm arayışına girilir.
Kendi tecrübemiz sunu gösterdi: Genel Başkan istemedikçe, sistem içinde demokratik yolla genel başkanı değiştirebilmeniz mümkün değildir. Yapılacak şey: Bir kişiyi ikna etmek! Biz ne için uğraşıyoruz, 10 milyon kişiyi ikna etmeye? Var mı bunun mantığı?
Benim yol haritam:
CHP’yi çok seviyorum. CHP bir gün ‘
Baykal’a oy vermeyi çözümsüzlüğe oy vermek sayarım. Baykal, ülkenin zinde güçlerinin bir araya gelip siyasete katkı vermesinin önünü dün tıkadı, bugün tıkıyor, yarın da tıkamaya devam edecektir. Bu nedenle Baykal’a oy, çözümsüzlüğün ömrünü uzatır görüşündeyim. Çok çarpıcı bir benzetme -Kaynağını bilmiyorum-: ‘Tayyip AKP’yi çekip götürüyorsa, Baykal da itiyor…” Baykal’a oy, Baykal’ın AKP’yi itme gücünü artırır, başka bir işe yaramaz görüşündeyim. Bu gerekçeyle de Mustafa Balbay’ın Cumhuriyet’te köşe yazısındaki ‘CHP’yi iktidar yapalım’ görüşünü imkânsız; çabayı da faydasız bulurum… ‘Bir şey değişir, her şey değişir:’ 10 Milyon kişiyi ikna etmek yerine bir kişiyi ikna etmeye uğraşmalıyız. Bir vatandaş olarak eğitim dünyamızın eyleme geçmesini sabırsızlıkla beklerim. Biz pa
***
Ortada seçim yokken gerçekle ilgisi olmayan, üstelik kaynağı da belirsiz rakamlara dayanarak, “CHP’nin oy oranı AKP’ yi geçti” avuntuları arasında, ıstanbul’da bir üniversitemizdeki konuşmasını, Ertuğrul Çepni böyle bitirmiş. ıyi tanıdığım için onun bu son sözlerinde umutsuzluk değil, bazılarına ve seyirciliği yeğleyen çevrelere haklı bir sitem gördüğümü belirtmek isterim.