Geçenlerde E-çöpçatan sitelerden birinde birisi ile online konuşmaya başladık. Ve bir süre böyle de devam etti. Araşırmak yerine, sormayı tercih etme yoluna gittim. Sonra telefonlaştık ve tanıştık da. Sanki bir şeyler ters gidiyordu. şeytan dürttü ve yine araştırdım. Bu yazıda başka bir bulma yöntemini anlatacağım.
Elimde olan bilgiler: ısim, soyad, cep telefon numarası idi. Ve kendi şirketi olduğunu söylemişti. (şirketin adını bilmiyordum zaten ben nerde çalıştığımı söylediğim halde, o tanışmayı isteyecek kadar güvendiği halde söylemedi diye bir tufalık hissetmiştim.)
Önce Bilinmeyen Cell’den telefonun kime kayıtlı olduğuna baktım. Rehbere kayıtlı bir numara idi ve bir şirketti. www.google.com ‘dan şirketi taradım, çıkmadı. Bunun üzerine ıstanbul Ticaret Odası’nın web sitesi www.ito.org.tr ‘ye girdim. Firma adına göre ortaklık bilgilerini sorgulattım. ıki ortaktı. Aradığım kişinin soyadı tutan bir kişi vardı. Bana daha önce söylediği isim-soyadla bilgileri ile Google’da yaşı vs.. tutacak kimse bulamamıştım ama Ticaret Sicil kayıtlarına göre bulduğum ismi Google’da sorgulatınca o olduğunu emin olacağım kayıtlar çıktı.
Bir insan hem tanışmayı ister, hem de neden ismini vs..yanlış beyan eder anlamam. Bunu ilk online karşılaştığımızda bana merhaba mesajı gönderdiğinde O’na da sordum. Daha doğrusu “senin ismin …. imiş” dedim. “şey doğru ama öteki de var” dedi. “Ama kimlik bilgilerinde o isim yazmıyor” dedim. “Arkadaşlar aşağıda bekliyor maça gitmemiz gerek” diyip gitti. Tekrar konuşmak isterse bana bunu nasıl açıklar bilmiyorum ama benim tarafımda O’nunla konuşmak gibi bir istek kalmadı.
Bu sitede yazdığım yazılardan haberdar olan bilgisayar programcısı bir arkadaşım var. Bir süre önce “sen aslında hacker’sın ” demişti. Ben de “ama ben kimsenin bilgisayarına girmiyorum ki, sadece bana verdikleri ip uçlarına göre ve o kişiler hakkında bulduklarımı da kimse ile paylaşmadan buluyorum” demiştim. Arkadaşım da, “hacker’lar da güvenlik açıklarından yararlanıp bilgisayarlara giriyor, sen de onların sözel açıklarını bulup, sana izin verilenden fazla bilgiye ulaşıyorsun” demişti. Bir anlamda benim de masum olmadığımı ima etmişti.
Belki ben masum değilim peki ismini yanlış söyleyen, evli olduğunu saklayan, yalancı olduğunu saklayanlar… daha mı masum? Burada anlattığım yöntemleri umarım kullanmanıza gerek kalmaz ama eğer ihtiyacınız varsa, Deniz Bitti’nin yazılarını takip edebilirsiniz.
