İş, siyaset, sivil toplum ve medya dünyasının önde gelen isimleri, Sarıyer Belediyesi, MEF Üniversitesi, Daikin ve Hepsiburada.com’un katkıları ile Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER) tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen Kadın Girişimciliğini Destekleme Zirvesi’nde buluştu. MEF Üniversitesi Maslak Kampüsü’nde gerçekleşen Zirve’de, Sarıyer Belediyesi Teknik Başkan Yardımcısı Sevgi Atalay’ın moderatörlüğünde Gayrimenkulde Kadın Liderler Platformu (GKLP) Danışma Kurulu Başkanı Av.Pınar Ersin Kollu, Hepsiburada Girişimci Kadınlar Proje Koordinatörü Duygu Aktaş ve Girişimcilik Ekosistemi Derneği (GED)Başkanı Esra Özden’in konuşmacı olarak yer aldığı Girişimci Kadın Dernekleri ve Kadın Odaklı Kuruluşlar Oturumu yapıldı.
İlk sözü alan Gayrimenkulde Kadın Liderler Platformu (GKLP) Danışma Kurulu Başkanı Av.Pınar Ersin Kollu, “Ne kadar aydın, demokrat bir ailede yetişirseniz yetişin, toplumsal cinsiyet rolleri dediğimiz roller üzerimize yapışıyor. Kaşla gözle idare edilen kız çocukları olarak yetiştik biz. Eminim ebeveynlerimiz bunu istemiyorlar ama bu bizim özgüvenimizi kırıyor ve iş hayatında üzerinize yapışan o rolü aşabilen çok sınırlı sayıda kadın oluyor. Girişimciliğin tanımı bir işi daha iyi yapan değil de farklı yapan, risk alan insanlar olarak yapılıyor. İşi geliştirebilmek için de sabretmek, cesaret ve esneklik göstermek gerekiyor. Bu tanımlar aslında biz kadınların doğasına ne kadar uygun. Baktığınızda bunlar iş hayatında bir anda artılara dönüşebilir yeter ki daha bilinçli daha kendini tanıyan daha farkında olan insanlar olmak yoluna girelim.” dedi.
Gayrimenkul sektöründe, eğitimli, kendisine inanan, daha fazlasını yapabileceğini düşünen bir kadın kitle olduğuna dikkat çeken GKLP Başkanı Av.Pınar Ersin Kollu, “Gayrimenkulde Kadın Liderler Platformu olarak öncelikle mentorluk proje grubunu hayata geçirdik. Mentorluk bizim kültürümüzde geçmişten bu yana olan bir şey aslında; ahilik, ustalık, yol göstericilik, zaten toplumumuzda kültürümüzde var. Buna yurtdışında mentorluk demişler sanki oradan yeni almışçasına kullanıp davranıyoruz ama öyle değil. Sektöre hizmet etmiş erkek, kadın bir çok yöneticiyi kendi işini kurmuş patronu biz mentor haline getirdik. 3 ila 5 yıldır meslekte olan kadın çalışanlar da çok büyük bir istekle programa katıldılar. Hatta programımızın üçüncüsünü de açmak üzereyiz” dedi.
2017 yılının son verilerine göre Türkiye’de e-ticaretin toplam perakendenin içindeki yüzde 4 olduğunu belirten Hepsiburada Girişimci Kadınlar Proje Koordinatörü Duygu Aktaş, “Dünyaya baktığımızda, Çin ve ABD’de e-ticaretin ülke bazlı olarak yüzde 18- 20’lere tırmandığını görüyoruz. Nüfusu yaklaşık 80 milyon olan ülkemiz için yüzde 4’lük bir oran henüz daha gidecek yolumuz olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin lider e-ticaret platformu Hepsiburada olarak ülkemizde e-ticaretin yaygınlaşması ve müşterilerin hayatını kolaylaştırmak için sürekli çalışıyoruz” dedi. Hepsiburada’nın Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner’in de girişimci bir kadın olduğuna dikkat çeken Aktaş, Hepsiburada Girişimci Kadınlar Projesi’nin tamamen kadının e-ticarette güçlenmesini ve kendi ayakları üzerinde durabilmesini sağlamak için kaldıraç görevi üstlenen bir program olduğunu söyledi.
“Biz şirket hissesinin yüzde 51’nin kadına ait olduğu işletmelere, kooperatiflere, vakıflara destek veriyoruz. Hepsiburada üzerinde mağazanızı açtığınız zaman girişimci kadın vinyetiyle o erkek egemen dünyadan sıyrılıyorsunuz ve aynı zamanda üretkenliği inovasyonu, yani ürettiği ürünü gösterecek bir pazar bulamayan kadına bir kapı açıyoruz” diyen Aktaş şöyle devam etti: “ Hedeflediğimiz hacmi düşündüğümüzde daha emeklemiyoruz bile, programımız 2017’nin Mayıs ayında başladı. Bu kısa süre içinde bile 2100 kadının girişimcinin, müteşebbisin e-ticaret ile tanışmasına vesile olmaktan dolayı çok mutluyuz” dedi.
Dernek olarak kadın, erkek girişimciler arasında ayırım yapmadıklarını ve bu yönde çalışmak isteyen, inovatif fikri olan herkese açık olduklarını belirten Girişimcilik Ekosistemi Derneği (GED)Başkanı Esra Özden, “Yeni dönemde katmadeğeri yüksek ürün üretebilecek proje bazlı çalışan ulusal ve globala biraz daha entegre olan bir girişimci kadın modeli olması lazım. Artık geleneksel girişimcilik modelinden çıkmalıyız. Çünkü farklı şeyler konuşuyoruz artık Türkiye’de. Mesela, yerli milli modeli oluşturabilecek kadın girişimciler neden çıkmasın? Bunun üzerine gitmemiz lazım. Yeni trendleri biraz daha takip etmeliyiz. Bir teknoloji bariyeri var sanki, kadınlar teknolojiye giremez, kadınlar teknolojiden anlamaz, kadınlar mühendislikte olmaz gibi. Öncelikle kafamızdaki bariyerleri kaldıralım ve girişimlerimizde biraz daha katmadeğeri yüksek ürünlere yönelelim” dedi.
Mentorluk konusunda değinen Özden, “Mentorluk o kadar önemli bir şey ki Amerika’daki girişimcilik ekosisteminin gelişmesinin temelindeki şey aslında mentorluk. Onlar bunu sistem içerisinde yapıyorlar çünkü emekli olan kişiyi sistemden çıkarmadan yeniden sistemin içerisine dahil edip ilgili kurumlarla işbirliğini sağlayıp mentor olarak sistemin içine alıyorlar. Biz de GED olarak desteklediğimiz girişimcilere mentor atıyoruz. İTÜ ile çalışıyoruz. Sonrasında girişimcimiz eğer gerçekten ilerliyor ise yatırımcı buluşmalarımız ile maddi destek almasını da sağlıyoruz. Küçük bir ekosistemi kendi içimizde çalıştırmaya başladık. Bir model oluşturduk ve Türkiye geneline yayılması için çalışıyoruz” dedi.