10 Haziran Cuma günü Ortaköy’de basın mensupları ile bir araya gelen P&G Türkiye ve Kafkasya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, Migros Ticaret A.Ş. Hızlı Tüketim Ürünleri Pazarlama Direktörü Aysun Zaman ve Özel Olimpiyatlar Türkiye Onursal Başkanı Dilek Sabancı, kendileri de birer anne olan ünlü isimler Ceyda Düvenci, Pelin Karahan, Nur Fettahoğlu, Ayşe Tolga ve 1992 Türkiye Güzeli Özlem Kaymaz eşliğinde 30 Haziran’a dek sürecek olan “özel” çocuklara ilişkin kampanyalarını kamuoyuna tanıttılar.
DUYGUSAL ANLAR YASANDI
Migros, P&G Türkiye ve Özel Olimpiyatlar Türkiye desteği ile Türkiye’de ilk kez hayata geçen “Minik Sporcular” projesinde ilk dönem eğitimlerini tamamlayan minik sporcular, ünlü oyuncular Ceyda Düvenci, Pelin Karahan, Nur Fettahoğlu, Ayşe Tolga Güzeli Özlem Kaymaz’ın elinden madalyalarını aldılar! Basın açıklamasında söz alan “anne” oyuncular, özel desteğe ihtiyaç duyan çocuklara verilen destekten ötürü memnuniyetlerini ifade ederlerken, kampanyanın partneri Migros’u temsilen Sabancı Holding’ten Dilek Sabancı da, Procter &Gamble’a, 13 yıldır vermiş oldukları destekten ötürü içten teşekkürlerini sundu. Ünlü konuklardan Ceyda Düvenci ile 1992 Türkiye Güzeli Özlem Kaymaz’ın da birer “özel” çocuk annesi olarak duygularını paylaştıkları toplantıda söz alan başka bir “özel” çocuk annesinin sözleri ise bu çocukların spor ile iç içe olmalarının önemini tekrar gözler önüne serdi.
MIGROS’TAN YAPILACAK P&G MARKA ÜRÜNLERIN GELIRLERI “ÖZEL” SPORCULARIN EGITIMLERINE…
Özel desteğe gereksinim duyan 2-7 yaş aralığındaki minikleri, “ağaç yaş iken eğilir” sloganı ile “partner sporcu” olarak nitelenen gelişimi normal çocuklar ile bir araya getirerek, spor yaptırmak suretiyle onları sosyal hayata kazandırmak ve bu şekilde toplumun her kesiminde bir farkındalık yaratmak amacı ile başlatılan kampanya kapsamında 30 Haziran sonuna kadar Migros’tan yapılacak olan P&G amblemli alışverişlerin gelirleri, Türkiye’de özel eğitime gereksinim duyan çocuklara spor eğitimi veren 18 farklı kuruma ekipman alımı için bağışlanacak.
ASLINDA 13 YILLIK BIR BIRLIKTELIK
P&G Türkiye ve Migros’un “Özel Olimpiyatlar Projesi” aslında yeni bir proje değil; tam 13 yıldır uygulanıyor ancak 2-7 yaş arasındaki miniklerin de programa dâhil edilmeleri, yeni bir gelişme. Söz konusu özel çocukların sosyal, fiziksel ve bilişsel becerilerinin spor ile geliştirilmesinin amaçlandığı proje kapsamında bu güne kadar toplam 5 bin 500 çocuk spor eğitimi aldı.
DILEK SABANCI: TURKIYE SPONSORLUK KONUSUNDA YETERSIZ
P&G Türkiye ve Kafkasya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu ile Migros Ticaret A.ş. Hızlı Tüketim Ürünleri Pazarlama Direktörü Aysun Zaman’ın kampanya hakkında bilgi verdikleri basın açıklamasında bir konuşma yapan Özel Olimpiyatlar Türkiye onursal başkanı Dilek Sabancı, sözlerine kampanyadaki paydaşlarına teşekkür ederek başladı. şu ana kadar 5 bin 500 özel sporcuya sadece spor yapmaları için destek oldukları bilgisini veren Sabancı, bu kez “minik” sporcular için yeni bir kampanya başladıklarını ifade ederek, bu şekilde 7 yaşına kadar olan bu çocuklar için erken dönemlerinde engellerin ortadan kaldırıldığını söyledi. Sözlerini, “ ne kadar erken spora başlanırsa, engelleri kaldırmak o kadar kolay” şeklinde sürdüren Dilek Sabancı, bu tür sosyal sorumluluk projelerine sponsor desteği konusunda ise Amerika Birleşik Devletleri’ne kıyasla, Türkiye’nin yetersiz olduğunu ifade etti.
Sabancı, şunları kaydetti: “İnşallah Türkiye bir gün Amerika’nın konumuna gelir diyorum çünkü herkes elini taşın altına koyarsa, işler maddi ve manevi anlamda daha çabuk biter. Her şeyi bir kurumdan beklemek yanlış bir düşünce.”
Sabancı, engelli çocuklar ile engelsiz çocukların birlikte spor yapmalarının, önyargıları da ortadan kaldırdığını ve çocuklardan başlayan bu toplumsal kabullenişin ailelere ve tüm topluma sirayet ettiğini kaydetti.
“TOPSENDE”, TÜRKIYE!
Yapılan basın açıklamasının ardından ise, kampanya ile ilgili olarak hazırlanan yeni tanıtım filmi izlendi. Söz konusu filmde, Migros’tan P&G ürünü satın almak suretiyle, “özel” çocukların spor yapmalarına verilecek olan desteğe vurgu yapılıyor.
ÜNLÜLER NELER SOYLEDILER? –VIDEOSUNU IZLEYEBILIRSINIZ-
Birlikte izlenen videounun ardından ise, basın açıklamasına davet edilen ünlü isimlere söz verildi. Ortak özellikleri “ anne” olmak olan ünlüler, duygu ve düşüncelerini şu sözler ile dile getirdiler:
Özlem Kaymaz, Nager Sendromlu bir oğlunun olduğunu hatırlattı: Kendi evimde bir mucizeye şahitlik ettim
“Özel bir çocuk annesiyim. Onun yüzde 10’luk yaşam (ümidini) yüzde 80’lere çekerken -aynen Ceyda (Düvenci) gibi- müthiş yaşam enerjisi ve azmi ile neler yapabildiğine şahitlik ettim oğlumun yaşantısında. “ Yapamaz, yapılamaz” sözcüğünü anlamsız kılan bu küçük meleklerin yanında olmak, beni gerçekten çok mutlu ediyor. Ben kendi evimde bir mucizeye şahitlik ettim. Her bir mucize gerçekleşirken buna katkıda bulunma şansı sağladıkları için bu projede emeği geçen herkese, Migros’a ve P&G’e çok teşekkür ediyorum.”
Kızına Serebral Palsi Teşhisi Konan Ceyda Düvenci: şükretmeliyiz
“Ben de Özlem (Kaymaz)ın ve Dilek (Sabancı)’nın söylediği her şeye imzamı atıyorum. Bugün burada olduğumuz için, bunu sağladığınız için çok teşekkür ederim. Ben de özel bir çocuk annesi olarak aslında şöyle düşünüyorum: Özeli fark etmiş her insan özel. Dolayısıyla yüreği ile de özel çocukların, özel ihtiyaç sahibi çocukların yolunu açan ve onların hayatlarını idame ettirebilmeleri için, mucizelerine mucize katabilmek için maddi, manevi emek sarf eden, bir şeyler yapan her insan özel. Ben bu özel insanların çoğalmasını umut ediyorum. Evet, özel ihtiyaç sahibi çocuklar için en önemli zaman 2-7 yaş arası çünkü beyin gelişimlerinin en hızlı geliştiği zaman 2-7 yaş. Bir çocuğun beyni, en iyi spor yaptığı sürece gelişiyor. Sosyalleşmesi, ince motor, kalın motor gelişimi, kendi öz benliğine güveni, kendini kabul etmesi… bunlar hep ilk 7 yılda oluşabiliyor. Bu bağlamda da “Special Olimpics” olarak dünya çapında 177 ülkede yapılan, Türkiye’de de “Özel Olimpiyatlar” olarak lisansını almış olan Dilek Sabancı ve ekibine burada çok teşekkür ediyorum çünkü spor 2 yaşında eğer özel ihtiyaç sahibi çocuk ile buluşur ise, o çocuğun hayatı her anlamda değişiyor. Kaynaştırma şeklinde yapılan sporun da önemi çok büyük çünkü “ötekileştirmek”ten ayrılıyoruz, sağlıklı çocuklarımız, özel ihtiyaç sahibi çocuklarımız ile hayatı paylaştıkça, onların da insanlığı değişiyor ve hayatları değişiyor. Bu anlamda böyle özel bir günde burada olduğum için, ben de evimde bir mucizeye şahit olduğum için, evet birçok insanın “ bunu yapamaz” dediği her şeyi kızım ile başarabildiğim için, birçok yuvaya bunun ışığını yayabildiğim için, burada olduğum için, buna sebep olduğunuz için çok teşekkür ediyorum. Özel ihtiyaç sahibi çocuklarımız çok özeller, onlar birer mucizeler. Hayatta bizim için basit olan her şey, onlar için büyük bir mücadele ile kazanım halinde olabiliyor. Bunu unutmamak lâzım, şükretmeliyiz, mücadele etmeliyiz, destek olmalıyız. Çok teşekkür ediyorum.”
Pelin Karahan: Bir anne olarak burada olmak çok güzel!
“ Çok heyecanlıyım; kameranın karşısına hep çıkıyoruz gerçi ama! Benim oğlum 1,5 yaşında. Hakikaten, anne olduktan sonra bu tip sosyal sorumluluk projelerine destek vermek çok daha başka bir duygu oluyor. Başka anneleri düşünüyorsunuz, diğer çocukları düşünüyorsunuz. Bizim burada oyuncu arkadaşlarım ile tek yapabildiğimiz şey şu anda bir farkındalık yaratarak destek olmak ama küçücük bir desteğimiz bile olursa, bu bizi çok mutlu ediyor. Bizi sevenler, bizi takip edenler… bu projenin duyulmasına ufacık bir katkımız olursa, gerçekten çok mutlu olurum. Bir de, dünya çapındaki bir projenin Türkiye’de de gerçekleşmesi, güzel işbirlikleri… P&G’ye de, Migros’a da çok teşekkür ediyorum; beni dahil ettiğiniz için de çok mutlu oldum. Ben de eski bir P&G üyesiyim bu arada! Bir anne olarak burada olmak çok güzel! Tabii ki benim oğlum normal, sağlıklı bir çocuk ama bu hiçbirimizin başına gelmeyecek bir şey değil. Bunu tamamen normalleştirmek, bunu normal çocuklar ile birlikte sosyalleştirmek, çok özel ve çok önemli bir şey. Burada ailelerin duygularının çok önemli oluğunu düşünüyorum; sadece çocuklar değil. Annelerin ya da babaların evde çaresiz oturmaktansa, çocuklarının başarılara imza attığını görmeleri, diğer çocuklar ile birlikte sosyalleştiğini görmeleri eminim onları da çok mutlu ediyordur. Çok teşekkür ediyorum!
Nur Fettahoğlu: Bu, çok özel bir proje!
“Ben daha yeni anneyim ve bu tür şeyler benim için gerçekten çok özel, çok duygusal. Bütün çocuklarımız çok özel. Özellikle özel bebeklerimizi çok erken yaşta hayata dahil etmek, onların zihinsel ve motor gelişimlerine ne kadar olumlu tepki vereceğini görmemiz… Ben bir normal bebek sahibiyim ama aslında bütün bebeklerimiz çok normal… Onları direkt hayata dahil edersek, gayet normal bir şekilde devam etmiş olurlar. Beni böyle bir projeye dahil etiğiniz için gerçekten çok mutluyum. Çok özel bir proje. Çok çok teşekkür ederim o yüzden. Birazdan özel çocuklarımız ile birlikte oyun oynayacağız. Onlarla vakit geçirmenin beni de çok etkileyeceğini düşünüyorum. Çok teşekkürler tekrar!
Ayşe Tolga: ıçinde iyilik olan her şeye varım!
“ Gerçekten de çok duygusal bir gün benim için de aslında. Sizlere çok teşekkür ediyorum! Özlem, Ceyda sizlerin hikâyesini çok yakinen biliyorum. Aslında bizim Dilek (Sabancı) hanım ile hikâyemiz çok daha erken çünkü ben Güzel Sanatlar Seramik bölümünde okurken, Metin Sabancı Spastik Çocuklar Vakfı’nda seramik dersleri de veriyordum. 1992 ilk Özel Olimpiyatları’ndan itibaren, 3 dönem de Özel Olimpiyatlar’da çalıştım. ıyilik yapmak, iyilik vermek, karşılıksız paylaşmak aslında benim hayat amacım. O yüzden katkım ne olur ise – büyük, küçük- içinde iyilik olan her şeye varım. Spor ile hareket etmenin hayatımıza kattığı kaliteyi bildiğim için, özellikle özel çocuklarımıza bu destekleri dolayisiyle öncelikle Migros’a, P&G’ye ve Özel Olimpiyatlar ekibine çok teşekkür ediyorum; bizi buna dahil ettiğiniz için, iyiliği yaydığınız için. Burada olmamıza vesile olduğunuz için de ayrıca teşekkürler!
“OTISTIK” BıR COCUK ANNESI AYŞE YURTTAGUL: BUTÜN ANNELER DUYSUN!
“ Oğlum 6 yaşında. Bu spora katılmadan önce hiç dışarı çıkamazdı. şu an benim oğlum düğünlerde hiç sıkılmadan oynuyor, ben yanındayken bile evin kapısını açmayan çocuk şu an kapıyı açıyor, yani çok mutlu. Bir şeyler ispatlamaya çalışıyor, biri geldiği zaman sürekli kendini göstermeye çalışıyor. Önceden misafir gelmiyordu evimize; şu an misafir seviyor. Oğlum insanların gözlerinin içine bakarak onlara hoş geldin diyor, merhaba diyor. Yani biz bu spora katılalı çok mutlu olduk; herkese de tavsiye ediyoruz. Bütün anneler duysun! Buradan bütün annelere çağrı yapıyorum. Mutlaka spora katılmalarını istiyorum. Ben 2 tane engelli çocuk annesiyim. Birisi 28 yaşında, birisi 6 yaşında. ıkisi ile de gurur duyuyorum. Biz gayet mutlu bir şekilde yaşamımızı devam ettiriyoruz. Engelli değiliz biz. Biz, bize engelli bakanlara engelli diyoruz.”
MINIKLERE MADALYALARI TAKILDI
Yapılan konuşmaların ardından ise “özel” çocuklar ile partnerleri olan çocuklar salonda oluşturulmuş olan küçük oyun sahasında bir araya gelerek, ünlülerin de dokunuşları ile spor yaptılar. Bu şekilde ilk dönem spor eğitimlerini tamamlamış olan miniklere daha sonra alkışlar eşliğinde madalyaları takıldı.
KAMPANYA BILGISI:
Migros ve P&G tarafından hayata geçirilen “Minik Sporcuların Spor Yapmasına Destek Olun” kampanyası ile 12 Mayıs-30 Haziran tarihleri arasında Migros mağazalarından veya Migros Sanal Market’ten P&G markaları olan Alo, Ariel, Fairy, Febreze, Gillette, Head & Shoulders, ıpana, Oral-B, Orkid, Pantene ve Prima ürünlerinden satın alan tüketiciler Minik Sporcular projesinin Türkiye çapında yaygınlaştırılması için katkı sağlayacaklar. Önceki yıllarda olduğu gibi kampanyanın 12. yılında da Migros mağazaları’nda satılan her P&G ürününden elde edilen gelirin bir kısmı, Özel Olimpiyatlar Türkiye Organizasyonu’na aktarılarak Minik Sporcu eğitimlerine yönelik ekipman tedariki için harcanacak.
Özel Olimpiyatlar Türkiye Hakkında
Özel Olimpiyatlar Türkiye, dünyada 170 ülkeye yayılmış 225 kurumu kanalıyla 4,4 milyon özel sporcuya ulaşan Special Olympics’in bir parçasıdır. Derneğin temelleri, Türkiye’deki özel eğitim gereksinimi olan bireylerin spor yoluyla diğer bireylerle bir araya gelerek sosyal hayata katılımlarını desteklemek amacıyla 1982 yılında Prof. Dr. Hıfzı Özcan ve Sakıp Sabancı’nın önderliğinde atılmıştır. 2002 yılından itibaren ise Dilek Sabancı’nın Onursal Başkanlığında Türkiye Özel Sporcular Eğitim ve Rehabilitasyon Derneği (TÖSSED) çatısı altında yol almaktadır. Detaylı bilgi için www.soturkiye.org.tr