Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği, “doğal” teriminin, gıda etiketlerinde ve pazarlama malzemelerinde kullanımına izin verilmemesine yönelik yürüttüğü çalışmada, süt sektörüne yönelik yeni bir kampanya başlattı. İlgili kampanya duyurusunu aynen paylaşıyoruz:
“Doğal” teriminin gıda etiketlerinde pazarlama malzemesi olarak kullanılmasına izin verilmemesine ilişkin 2018 yılında gerçekleştirdiğimiz imza kampanyamıza 53 bin kişi destek verdi ve bu imzalar Tarım ve Orman Bakanlığı’na sunuldu. Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği olarak bu kez süt sektörüne soruyoruz: Gerçekten doğal mı?
UHT süt, pastörize süt, yoğurt, ayran ve kefir ürünlerinin bazıları veya hepsinin etiketlerinde “doğal” terimini pazarlama malzemesi olarak kullanıyorsunuz.
İlgili mevzuat buna izin veriyor olsa dahi, ürün etiketlerinde ve pazarlama malzemelerinde “doğal” ifadesini kullanan siz marka (ALTINKILIÇ, BALKAN, BİRŞAH, İÇİM, PINAR, SEK, SÜTAŞ, TORKU, YÖRSAN, YÖRÜKOĞLU) sahiplerine soruyoruz:
1- Neredeyse hiç taze ot yemeden, hazır yem ve kuru ot ile beslenerek, doğasına aykırı koşullarda, hareketlerinin sınırlandığı kapalı veya yarı açık alanlarda yaşamını sürdüren hayvanlardan elde edilen süt ve süt ürünleri doğal mıdır?
2- Hayvancılıkta kullanılan antibiyotiklerin insanlar için kullanılanlardan fazla olduğu ve bunun halk sağlığını tehdit eden sonuçları biliniyor. Ürün elde ettiğiniz hayvanlara antibiyotik veriliyor mu? Veriliyor ise -Türk Gıda Kodeksi’nin izin verdiği limitlerin altında olsa dahi- antibiyotik kalıntısı bulunan süt ve bu sütten elde edilen ürünler doğal mıdır?
3- Ürünlerinizin elde edildiği, kendinizin ya da tedarik zincirinizdeki diğer işletmelerin/üreticilerin hayvanları genetiği değiştirilmiş soya, mısır veya diğer GDO katkılı yemler ile besleniyor mu? Bu konuda bir izleme sisteminiz var mı? GDO’lu yem kullanılıyor ise doğada bulunmayan GDO’lu yem ile beslenen hayvanlardan elde edilen süt ve süt ürünleri için “doğal” ifadesi kullanılabilir mi?
4- UHT işlemi, sütte bulunan aminoasitlerde, peynir altı suyu proteini başta olmak üzere proteinlerde, vitaminlerde ve yağ asitlerinde değişime veya kayıplara yol açıyor. Bu nedenle UHT işlemi sütün yapısını değiştiriyor. Hatta bilimsel makalelerin bazılarında bu durum ”denatüre olmak” şeklinde ifade ediliyor. Besin değerleri değişen veya azalan UHT süt doğal mıdır?
5- Homojenizasyon işleminin fizikokimyasal ve biyokimyasal değişimlere yol açtığı biliniyor. Sonuçları olumlu ya da olumsuz olsun, fizikokimyasal ve biyokimyasal değişimlerin söz konusu olduğu süt ürünleri için “doğal” ifadesi kullanılabilir mi?
6- Yoğurdun gevşek yapısına, sulanmasına müdahale yöntemlerinden biri olarak yoğurda süt tozu katılabiliyor. Fiziksel yapısı değiştirilmiş süt ürünleri ( süt tozu ) katılarak fiziksel yapısına müdahale edilmiş yoğurt için “doğal” ifadesi kullanılabilir mi?
7- Pestisit (zirai zehir) kullanılarak yetiştirilen yem bitkileri ile beslenen hayvanların süt vb. ürünleri doğal olabilir mi?
Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği olarak 53 bin imzacı ile birlikte, Tarım ve Orman Bakanlığı’na yönelik kampanyamız kapsamında “doğal” ve aynı anlamı taşıyan benzeri ifadelerin, gıda etiketlerinde ve pazarlama malzemesi olarak kullanımına izin verilmemesini ve ilgili mevzuatın bu yönde değiştirilmesini talep ediyoruz.
Siz marka sahiplerinin de bu mevzuat değişikliğini beklemeksizin, ürün etiketlerinizde ve pazarlama malzemelerinizdeki “doğal” terimini kaldırmanızı ve kullanmamanızı istiyoruz.
Türk Dil Kurumu ”doğal” sözcüğünü “Doğada olan, doğada bulunan; doğada rastlandığı gibi, doğaya uygun olan, doğa güçlerine, kurallarına uyan, tabii, natürel; kendiliğinden olan, insan eliyle yapılmamış, yapay karşıtı” şeklinde tanımlıyor. Halk arasında ise doğal kelimesi sağlıklı, müdahale edilmemiş/yapısı değişmemiş, besin değerlerini kaybetmemiş, güvenilir gıda algısı yaratıyor.
Amacı, algı farklılığını ortadan kaldırarak ve bilgi gereksinimini karşılayarak tüketicilerin üst düzeyde korunması olan “Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği”ne istinaden çıkan Kılavuz’un içeriğindeki, “doğal”, “tabii”, “natürel” ve “natural” terimlerinin, izin verilen kullanım esasları; ”sağlıklı, müdahale edilmemiş/yapısı değişmemiş ürün” algısı yaratarak tüketiciyi yanıltabilecek koşullar içeriyor.”
“