Kalp sağlığı ve beslenme alanında ilklerin temsilcisi olan Becel, 25 Eylül Dünya Kalp Günü’nde toplumda kalp sağlığı bilincini yaygınlaştırmak amacıyla bir sosyal sorumluluk çalışması gerçekleştirdi. Becel, ıstanbul’daki plazalarda yaptığı ücretsiz sağlık taramasıyla 1000 kişinin kalp sağlığı profilini çıkardı. Sağlık taramalarına yaş ortalaması 34 olan %58’i erkek, %42’si kadın yaklaşık 500 kişi katıldı. %42’si sigara kullanan katılımcıların tarama sonrasında kardiyovasküler risk faktörleri incelendi.
Tarama sonuçlarına göre;
40 mg/dl’nin üzerinde olması gereken HDL (iyi kolestrol) düzeyinin sınır değerin altında (39 mg/dl) olduğu gözlendi. HDL kolesterol düzeyindeki bu düşüklüğün sebebi, sporun düzenli yapılmamasına ve sigara içme oranının oldukça fazla olmasına bağlanmaktadır. Grubun kan lipid profiline bakıldığında ise, ortalama trigliserid düzeyi 150 mg/dl’nin altında 120 mg/dl, ortalama total kolesterol düzeyi 200 mg/dl’nin altında 170 mg/dl, ortalama LDL (kötü kolesterol) düzeyi 160 mg/dl’nin altında 110 mg/dl olarak bulundu.
Türk Kardiyoloji Derneği tarafından güncellenen, Dünya Kalp Günü’nde kalp sağlığının önemine dikkat çeken TEKHARF – Türk Erişkinlerinde Kalp Sağlığı ve Risk Faktörleri araştırması Eylül 2005 tarihinde yayınladı. Araştırma Becel’in gerçekleştirdiği sağlık taramasında elde edilen değerlerle de uyumluluk gösteriyor. TEKHARF çalışmasına göre Türk halkında koroner kalp hastalığına bağlı ölüm oranı, Avrupa ülkeleri arasında en yüksek düzeyde bulunuyor. ışte araştırmadan dikkat çekici sonuçlar:
§ Bir “toplum sağlığı sorunu” olarak kabul edilen kalp damar hastalıkları, her 3 ölümden birinin nedenini oluşturmaktadır.
§ Ülkemizde yaklaşık 2.8 milyon koroner kalp hastası bulunmakta, yılda 310 bin civarında koroner olay meydana gelmekte ve yılda 170 bin kişinin koroner kalp hastalığından kaybedildiği görülmektedir.
§ Ülkemizde koroner kalp hastalığı ve buna bağlı ölümlerin her yıl %5 oranında yükseldiği tahmin edilmektedir.
§ Ülkemizde koroner kalp hastalığına bağlı yıllık ölüm, erkeklerde binde 5, kadınlarda binde 3.2’dir.
Koroner kalp hastalığı için müdahale edilebilir risk faktörleri arasında; hiperlipidemi (kan yağlarının yüksek olması), hipertansiyon, şeker hastalığı, sigara kullanımı, obezite ve fiziksel hareketsizlik yer almaktadır.
Türkiye’nin 11.8 milyonu hipertansiyon hastası
§ Günümüzde toplam 12 milyon kişide, yani yetişkinlerimizin üçte birinden biraz fazlasında, total kolesterol düzeyi sınır değer olan 200 mg/dl üzerindedir. Total kolesterol düzeyinde her 50 mg/dl’lik yükselme, koroner kalp hastalığı riskini %36 oranında artırmaktadır.
§ 5.2 milyon erkek ile 6.6 milyon kadında, yani toplam 11.8 milyon kişide hipertansiyon olduğu öngörülmektedir.
Sigara, kalp krizi ve kalp hastalığına bağlı ölüm riskini artırıyor
§ Sigara içimi kardiyovasküler hastalık riskini iki kat artırmaktadır. 30 yaşın üzerindeki erkeklerin %46’sı ve kadınların %18’i sigara kullanmaktadır. Sigara içenlerde kalp krizi ve kalp hastalığına bağlı ölüm riski, içmeyenlere göre erkeklerde 2.7, kadınlarda 4.7 kat daha fazla bulunmuştur.
§ Ülkemizde diyabet prevalansının artış hızı, dünya ortalamasının yaklaşık 2 kat üzerindedir. Diyabet sıklığı %7.2’dir. Yani ülkemizde, 2.5 milyon kişide tip 2 diyabet ve 2.4 milyon kişide glukoz intoleransı bulunmaktadır.
§ Diyabetiklerde damar sertliği (ateroskleroz), daha sık ve erken yaşta görülmektedir. Diyabette ölüm nedenlerinin %80’i kardiyovasküler sebeplerden kaynaklanmaktadır. Koroner arter hastalığı sıklığı diyabetik erkeklerde 2, kadınlarda 4 kat daha fazladır. Diyabetik hastalarda sıklıkla obezite, hipertansiyon ve hiperlipidemi de eşlik etmektedir.
Obez kişi sayısı, 12 yıl önceye göre %90 oranında arttı
§ Obezite, tedavi edilmediğinde hipertansiyon, hiperlipidemi ve diyabet gibi kalp hastalığı riskini artırmaktadır. 30 yaşın üzerinde obezite prevalansı erkeklerde %25.3, kadınlarda %44.2’dir. On iki yıl önceki taramaya göre, obez kişi sayısı yaklaşık %90 oranında artmıştır. Halen 3.2 milyon erkek ve 5.5 milyon kadında obezite bulunduğu tahmin edilmektedir.
§ Fiziksel hareketsizlik de önemli bir risk faktörüdür. Haftada en az 4 gün düzenli olarak, yarım saati aşan sürelerde, hızlı yürüme, merdiven çıkma, yüzme, bisiklete binme, dans etme ve benzeri, orta şiddette, büyük kas gruplarının ardı sıra kasılıp gevşemesini sağlayan her türlü dinamik egzersiz, koroner kalp hastalığı riskini azaltmakta yararlı olmaktadır.