Bir ay önce yazdığım Gündemde Mobbing (Ofislerde Psikolojik şiddet) Var, pek çok okuyucumuzdan yorum aldı. Mobbing’e uğrayan pek çok kişi olduğunu görüyoruz. Yazımızın devamını getirmeden önce bu okuyucu maillerinin 2 tanesini sizlerle paylaşmak istiyoruz..
Bu maillerden ilkinde, ismini yayınlamamızı haklı nedenlerle istemeyen okuyucumuz şunları söylüyor;
Ben de iş yerinde mobbinge uğrayanlardanım. Önceleri yaşadıklarımın mobbing olduğunu bilmiyordum ve olaylara bir türlü anlam veremiyordum. Daha sonra üye olduğum bir kişisel gelişim sitesinden mailime mobbingle ilgili bir yazı geldi ve kendimi daha iyi hissetmeye başladım.
2 yıldır çalıştığım isyerinde, işe başladığım günden 3-4 ay sonra başlayan bu iş yeri terörünü yaşamaktayım. Yani yaklaşık 14 aydır haftanın bir çok günü ve her hafta iş yeri terörüne maruz kalmaktayım.
Yaşananlar tam anlamı ile ıNSAN HAKLARI ihlalidir. En kısa zamanda iş kanununa bu durumun eklenmesini diliyorum. Zor ve çok stresli günler yaşadığımı inkar edemem. Üstelik bu süreçte eğitimim devam ediyordu. Neyse ki tamamladım. Ancak yapılanlar beni yıldırmadı tam tersine araştırmaya ve bu tip insanların çok zavallı ve ruhsal olarak yetersiz olmalarını anlamama ve kendi mutsuzluklarını başkalarını mutsuz ederek kapatmaya çalıştıklarını ve ayrıca mesleki yetersizliklerini kapatmak için bu tip yollara başvurduklarını anladım.
Kısacası bu insanlar aslında toplum için tehlike oluşturuyorlar. Psikolojik yardıma ve rehabilastasyona ihtiyaçları olduğunu düşünüyorum. Okuduğum makalelerde ülkemizde iş yerlerinde bu tip durumun yaygın bir şekilde yaşandığı görülüyor. Dolayısı ile mobbing uygulayanların sayısının fazla olduğu ortaya çıkıyor. Bu durumun toplumsal olarak çok büyük maddi ve manevi kayıplar oluşturduğuna inanıyor ve bu konunun daha sık gündeme getirilmesini diliyorum.
Çalışmalarınızda başarılar diler ve bu konuya yer verdiğiniz için teşekkür ederim.
Diğer bir okuyucumuz ise kamudan.. Bu okuyucumuzun daha büyük bir baskı ile karşılaştığı görülüyor..
Mobbing heryerde var. Sadece yapanı küçültür, uğrayanı değil.
Benim yöneticim bayan ve de yaşıtım. 98’den beri aynı işyerindeyim. 2001’den beri neyi nasıl ölçtüğü bilinmeyen dört şıklı kamu md’lük sınavından iyi not almışmış diye (ben de iyi aldım ama müdür olmak için yeterli torpilim yok diye düşünüyorum. Zaten malum kadrolaşma var)
Ehliyet ve liyakatimi sürünün parçası olamadığım halde aldım. Hala devam eden bir tavır var. Ben depresyon geçirdim kaç kere …
Yöneticime göre çok rahat bir yerde çalışmanın bedelini ödemeliyim. Satır aralarında bunu ifade ediyor. Hz. Ali’nin sözü var “haksızlığa baş eğen şerefini de kaybeder”. Ben kaybetmemek için uğraşıyorum. ışimi yaparken direniyorum kalibrem kadar… her yıl biraz daha arsızca karşılıyorum. Bu rahatsız ediyor ama toparlandım herşeye rağmen.
Ancak genelde inanılmaz bir rahatlıkta yüzyüze bakıyoruz. Adı gibi biliyor haklı değil ama güç hoşa gidiyor. Tabii yapı meselesi. Ben amiri olsam, biraz da bektaşilik gereği, incinsem de incitmem. Çünkü insanları incitmek gereksiz.
Daha ne yazayım? Hitler’in kampına düşsem kurtulacağım. Ben çok üzülüyorum. Ne gereği var insanlıktan çıkmanın 3 günlük dünya için…
Bu yazı dizimiz sürecek, bir sonraki bölümde size mobbing ile başa çıkma yollarını anlatacağım ama bu arada sizlerin bulduğu yollar ya da deneyimleriniz varsa, lütfen yazın. Gördüğünüz gibi mobbing kurbanları, kendilerini yalnız zannedebiliyor. Bu konunun gündemde kalması için daha çok yazmamız gerekiyor. Hadi elinize kalemi alın ve bize yazın..